Cumhurbaşkanı Erdoğan, 94 ülke ve 224 noktada aktif şekilde faaliyet yürüten MÜSİAD'ın, bu önemli gücünü Türkiye ekonomisinin emrine vererek, çok önemli bir misyonu yerine getirdiğini söyledi. MÜSİAD'ı, Türk ekonomisine sağladığı katkılardan dolayı tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, MÜSİAD Global ve MÜSİAD Yerel çatısı altında hayata geçirilen projelerin, ekonomiye değer kattığını söyledi.

'TÜM ENGELLERİ AŞARAK TÜRKİYE'NİN ÖNÜNE YEPYENİ UFUKLAR AÇTIK'

Vizyoner'19 programının daha çok dijital ekonomi, dijital ticaret, geleceğin şehirleri, millî teknoloji hamlesi gibi başlıklar altında şekillendiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin, geçmişte dünyadaki yeni yönelimlerin pek çoğunu kaçırmış bir ülke olduğunu, dünyanın sanayileşirken, teknolojik gelişmelere ayak uydururken Türkiye'nin varlık mücadelesi verdiğini, darbelerin, cuntaların pençesinde kıvrandığını, demokrasinin de en son 28 Şubat'ın ağırlığı altında iki büklüm bir halde olduğunu anlattı.

İktidara gelmelerinin ardından Cumhuriyet tarihinin en büyük demokrasi ve ekonomi hamlesini başlattıklarını, makroekonomide, altyapıda, temel hizmet alanlarında Türkiye'ye çağ atlattıklarını, asırlık ihmalleri kısa sürede telafi ederek, Türkiye'yi çok daha ileriye taşıdıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların kolay olmadığını, vesayet odaklarıyla mücadele ettiklerini, her adımda önlerine engeller çıkarıldığını ancak tüm engelleri aşarak Türkiye'nin önüne yepyeni ufuklar açtıklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonominin de saldırılardan nasibini aldığını ancak Türkiye'yi hedeflerinden koparmayı başaramadıklarını dile getirerek, 'Bugün, ekonomisini toparlamış, güney sınırlarındaki kuşatmayı kırmış, birlik ve beraberliğini koruyan bir ülke olarak yolumuza devam ediyoruz. Geleceğimize güvenle bakıyoruz, umutlarımızı tazeliyoruz, hep birlikte işimize, gücümüze sarılıyoruz. İnşallah 2023 hedeflerimize de ulaşacak, çocuklarımıza 2053 ve 2071 vizyonlarını hayata geçirebilmeleri için güvenli ve müreffeh bir ülke mirası bırakacağız' dedi.

'İNANCIMIZA VE VİCDANIMIZA UYMAYAN HİÇBİR PROJENİN İÇİNDE YER ALMADIK'

Türkiye'nin dünyada ve bölgede süren tarihî bir yeniden yapılanma sürecinin tam merkezinde yer aldığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: 'Türkiye'nin içinde olmadığı, rıza göstermediği, katkı vermediği hiçbir projenin bu bölgede hayata geçirilebilmesi mümkün değildir. İnancımıza, ahlakımıza, vicdanımıza uymayan, tarihimizle ve kültürümüzle çelişen hiçbir projenin içinde yer almadık, almayız. Aksi bir durumu medeniyetimize ve ecdadımıza ihanet olarak görürüz. Tabii bu onurlu duruşun bir bedeli var. Son yıllarda başımıza gelen her hadise, işte bu bedelin bir parçasıdır. Bizi bu zorlu süreçte, düşmanlarımızın attıkları taşlardan ziyade, içimizden atılan güller yaralamıştır'

'Ülkemizin dar günlerinde, fikrine, zikrine, siyasetine bakmaksızın herkesin milletimize yar olmasını beklerdik' diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin terörle mücadelesinde birilerinin terörist seviciliği yaptığını, FETÖ ile mücadelede yine birilerinin bu örgütün değirmenine su taşıdığını, Suriye'de yürütülen operasyonlarda da birilerinin karşı tarafın yanında saf tuttuğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Türkiye ekonomisine yönelik saldırıları bertaraf edip yeniden yükselişe geçmenin heyecanını yaşıyor, birileri moral bozmanın peşinde koşuyor. Kendi ülkelerine gül değil, alenen taş atan bu kesimlerin yaptıkları işin adı siyaset değildir. Bunun adı, en hafif tabiriyle fırsatçılık, asıl olarak da kör düşmanlıktır' değerlendirmesinde bulundu.

'2020 YILI BÜTÇESİNDE TARIMSAL DESTEKLEME ÖDEMELERİ 22 MİLYAR LİRA OLARAK BELİRLENDİ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün birisinin tarıma ilişkin verileri yanlış açıkladığına dikkati çekerek, bu kişinin tarımla alakası olmadığını ama kendisinin yeri geldiğinde Polatlı'da yeri geldiğinde Şereflikoçhisar'da çiftçilerle bir araya geldiğini, tarım sektörüyle yakından ilgilendiğini kaydetti. Türkiye'de 2002 yılında tarımsal destekleme ödemeleri için 1,8 milyar lira kaynak kullanılırken bu rakamın 2020 yılı bütçesinde 22 milyar lira olarak belirlendiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: 'Küçükbaş hayvan sayısını 32 milyondan 50 milyona çıkardık, bunu önümüzdeki yıl 56 milyona, 2023'te 100 milyona yükseltmeyi hedefliyoruz. Bu rakamlardan tutarsızlık çıkarmaya kalkıyor. Tarım ve mera arazilerimizin toplam büyüklüğünün 37,8 milyon hektar olduğunu, bunun 23,2 milyonluk bölümünde tarım yapıldığını, kalanının mera olduğu söylüyoruz. Aynı şekilde rakamları katıp karıştırıp kendince milletin kafasını bulandırmaya çalışıyor. Ülkemizde sulanabilir tarım arazilerinin büyüklüğünün 8,5 milyon hektar olduğunu, bunun 6,6 milyon hektarının sulandığını, sulanan kısmın 4,3 milyon hektarının da kamu yatırımı olduğunu ifade ediyoruz. Yine rakam oyunları oynuyor. Halbuki biz polemik yaparak konuları sulandırmanın değil, toprakları sulamanın peşindeyiz. Tarımsal ihracatımızı 3,8 milyar dolardan 17,7 milyar dolara çıkardığımız halde, bunu bile tersine çevirmenin hesabını yapıyor. Türkiye, 44 milyar dolarlık tarımsal millî geliriyle Avrupa'da ilk sırada yer aldığı halde, bizi gerimizdeki ülkelerle kıyaslamaya kalkıyor'

BOR ÜRETİMİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerini eleştirenlerin daha fazla hedef ortaya koyması gerektiğini vurgulayarak, 'Sadece rakam oyunlarıyla, sadece laf ebeliğiyle, sadece altı da üstü de boş eleştiriyle, sadece kafa karıştırmayla uğraşıyorlar. Çünkü bunların heybelerinde millete sunacak hiçbir şeyleri bulunmuyor. Zaten öyle bir dertleri de yokö ifadesini kullandı. Türkiye'de bor madeni üzerinden yıllarca spekülasyonlar yapıldığını, efsaneler üretildiğini, komplo teorilerinin geliştirildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bunlara rağmen bor madenini gerçekten değerlendirecek çalışmaları da kendilerinin yaptığının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce sadece maden olarak satıldığı için katma değeri düşük olan bor madenini işleyerek, geliştirerek ürüne dönüştürdüklerini anlatarak, 'Şimdi de, taktik araçlarda, helikopterlerde, uçaklarda, top namlularında, askerî kıyafetlerde zırh olarak kullanılabilecek olan bor karbürü üretimine başlıyoruz. Balıkesir Bandırma'da temelini attığımız fabrikayı iki yıl içinde tamamlayacak ve yıllık bin ton bor karbürü üreteceğiz. Dünyadaki toplam bor karbürü üretimi yedi ile sekiz bin ton arasındadır. Dolayısıyla bizim fabrikamız oldukça önemli bir kapasiteye sahiptir' bilgisini paylaştı.

'DİJİTAL DÜNYAYI YAKALAMA KONUSUNDAKİ KARARLILIĞIMIZ TAMDIR'

Gündemlerinde dijital ekonomi, dijital ticaret, dijital Türkiye ve geleceğin şehirleri gibi konuların bulunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konulara verdikleri önem dolayısıyla yeni yönetim sistemine geçerken, doğrudan Cumhurbaşkanlığı bünyesinde bir Dijital Dönüşüm Ofisi kurduklarını, amaçlarının; siber güvenlikten millî yazılımlara, kritik altyapıların korunmasından büyük veri ve yapay zeka gibi alanlara kadar konuyla ilgili tüm başlıklardaki çalışmaları takip edip desteklemek olduğunu açıkladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce e-Devlet çatısı altında verilen hizmetlerin çok daha genişletilerek Dijital Türkiye Platformu'nda bir araya getirildiğini sözlerine ekleyerek, teknolojinin hızla ilerlediğini bu yeniliklere yönelik adımların da atıldığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Hükûmete geldiğimizde ülkemizde toplam 3 bin geniş bant internet abonesi vardı. Bugün Türkiye'de 75 milyonun üzerinde geniş bant internet abonesi bulunuyor. Mobil telefon abonesi sayısı 23 milyondu, bugün 82 milyonun üzerine çıktı. Fiber hat uzunluğumuz 81 bin kilometreydi, bugün 364 bin kilometreyi geçtik. Ancak bu fiber hat konusunda yavaş gittiğimizi görüyoruz. Firmalarımızın fiber hat yatırımını hızlandırması gerekiyor. Aksi takdirde 5-G teknolojisini etkin bir şekilde kullanamayız. Fiber hat yatırımları konusunda engel çıkartanlar karşılarında bizzat şahsımı bulacaklarını bilmelidirler' diye konuştu.

Uzay teknolojisinde devrim niteliğinde adımlar atıldığını, Türkiye Uzay Ajansı'nın kurulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: 'TÜRKSAT 4-A'yı 2014'te, TÜRKSAT 4-B'yi 2015'te uzaya göndermiştik. İnşallah TÜRKSAT 5-A'yı önümüzdeki yıl, TÜRKSAT 5-B'yi 2021'de uzaya yolcu ediyoruz. Asıl önemlisi, 2022 yılında yerli haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6-A'yı devreye almış olacağız. Türkiye 3-G teknolojisine 2009'da ve bunun yanında da 4,5-G teknolojisine de 2016'da geçmişti. Hedefimiz uçtan uca yerli ve millî 5-G haberleşme teknolojisini 2021 yılında hizmete sunmaktır. Görüldüğü gibi oldukça iyi gidiyoruz. Eksiklerimiz ve aksaklıklarımız hala olmakla beraber, dijital dünyayı yakalama konusundaki kararlılığımız tamdır'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MÜSİAD Vizyoner'19 toplantısında yapılacak tartışmaların Türkiye'nin bu alandaki geleceğine ışık tutacağına inandığını dile getirerek, toplantıya katkıda bulunan herkese teşekkür etti.

Editör: Haber Merkezi