Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad El Thani eş başkanlığında Katar'ın başkenti Doha'da gerçekleştirilen Yüksek Stratejik Komite Beşinci Toplantısı'nda imzalanan ortak bildiride, tarafların Orta Doğu'da ve bu bölgenin ötesinde uyuşmazlıkların barışçıl çözümü konusundaki ortak taahhütlerini yinelediği aktarıldı. Türkiye ve Katar'ın Kıbrıs meselesine ilişkin ise mevcut gerçeklere ve iki halkın siyasi eşitliği temelinde yapıcı diyalog yoluyla bir siyasi çözüme varılmasını vurguladığı kaydedildi.

Filistin'de yaşanan gelişmelere ilişkin her iki tarafından endişelerini dile getirdiği belirtilen bildiride 'Filistin'in haklı davasına olan taahhütlerini yinelemiş ve başkenti Kudüs olmak üzere, 1967 sınırları temelinde bağımsız, egemen ve sınırdaş bir Filistin Devleti'nin kurulmasına yönelik desteklerini yinelemiştir. Taraflar, Filistinli sivillere karşı aşırı ve orantısız güç kullanmaya devam edilmesini, İsrail'in Kudüs'ün yasal statüsünü aşındırma amaçlı ardı arkası kesilmeyen girişimlerini, İsrail'in Filistin'deki yasa dışı yerleşimlerini genişletme faaliyetlerini ve İsrail makamlarınca Filistinlilerin mülklerinin yıkılarak el konulmasını şiddetle kınamışlardır' ifadelerine yer verildi.

YENİ GERÇEKLİKLER YARATMA GİRİŞİMLERİ REDDEDİLDİ

Bildiride, tarafların DEAŞ, PKK/PYD/YPG ve FETÖ ve iltisakları da dahil olmak üzere, terör örgütlerinden kaynaklanan tehdide karşı iş birliği yapma kararlılıklarını yinelediği belirtildi. Ayrıca, Suriye'de yaşanan çatışmaların sona ermesi için Suriye'nin egemenlik, bağımsızlık, birlik ve toprak bütünlüğünün sağlanmasına yönelik, iki tarafında da siyasi süreci destekleme kararı bildiride yinelendi. Suriye'de süregiden ihtilafa hiçbir askeri çözüm getirilemeyeceğinin altının çizildiği bildiride, şu ifadelere yer verildi:

'Taraflar, Suriye'de süregiden ihtilafa hiçbir askeri çözüm getirilemeyeceğinin ve ihtilafın yalnızca, BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 (2015) sayılı Kararı'na uygun bir şekilde müzakere edilmiş bir siyasi süreçle çözülebileceğinin altını çizmişlerdir. Bölgede sükûneti tesis etme ve güvenilir ve sürdürülebilir siyasi çözüme katkıda bulunmaya yönelik çabaları desteklemek üzere, uluslararası topluma çağrıda bulunmuşlardır. İki taraf da Anayasa Komitesi'nin bu amaç doğrultusunda kurulmasını memnuniyetle karşılamış ve desteklemişlerdir. Her iki taraf da terörle mücadele bahanesiyle bölgede yeni gerçeklikler yaratmaya yönelik tüm girişimleri reddetmiş ve komşu ülkelerin ulusal güvenliklerinin yanı sıra Suriye'nin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü baltalamayı amaçlayan ayrılıkçı gündemlere karşı koyma konusundaki kararlılıklarını ifade etmişlerdir. Türk tarafı, bu bağlamda, Barış Pınarı Harekatı'na verdiği destekten ötürü Katar Devleti'ne teşekkürlerini iletmiştir.'

Ortak bildiride, Türkiye'de geçici koruma altında bulunan Suriyelilere yardım eli uzatmada taraflar arasındaki iş birliğinden duyulan memnuniyet dile getirildi. Türk tarafının, Suriyelilerin yaşam koşullarını iyileştirmeye yardımcı olan Katar Hayır Kurumu ve Katar Kızılayı aracılığıyla Katar'ın sağladığı desteği memnuniyetle karşıladığı belirtilen bildiride, Türk tarafının, Katar'ın gelecekte de katkılarını sürdürme taahhüdünü takdirle karşıladığı vurgulandı.

SURİYELİLERİN DÖNÜŞLERİNİ KOLAYLAŞTIRMA TAAHHÜTLERİ YİNELENDİ

Bildiride ayrıca, her iki tarafın da yerinden edilmiş Suriyelilerin, Suriye'ye güvenli ve gönüllü bir şekilde yeniden dönüşlerini kolaylaştırmak için uluslararası çabaları desteklemeye yönelik taahhütlerinin altını çizdiği kaydedildi.

Editör: Haber Merkezi