Arsin Organize Sanayi Bölgesi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde endüstriyel otomasyon öğretmeni olarak görev yapan Arslan, eşiyle ağustos ayında tatil için Tokat'a gitti.

Trabzon'a döndükten sonra Kovid-19 belirtileri gösteren 27 yaşındaki Arslan, eşi ve kayınvalidesine yapılan testlerin sonuçları pozitif çıktı.

Kronik kalp rahatsızlığı bulunan Arslan, hastanede 5 gün tedavi gördükten sonra evde ailesiyle karantinaya alındı.

Ağır geçirdiği hastalığı ailesiyle yenmeyi başaran Arslan, bugünlerde okula ve öğrencilerine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor.

Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid-19'a yakalanabileceğini hiç düşünmediğini ancak bulaştığında her şey için geç olduğunu söyledi.

Hastalığın sırt ve bel ağrısıyla başlayıp yüksek ateş ve öksürükle devam ettiğini anlatan Arslan, 'Korktuğunuz için 'Kovid-19 değildir' diye düşünüyorsunuz. Nefes darlığı başladığında hastaneye gittim. Test yapıldıktan sonra pozitif olduğu ortaya çıktı.' dedi.

Arslan, kronik kalp rahatsızlığı olduğu için hastanede tedavi gördüğünü belirterek 'Nefes almakta zorlanmaya başladım. Entübeden son anda döndüm. Hastaneden çıktıktan sonra 22 gün eşim ve kayınvalidemle evde karantinada kaldık. Üç ay geçmesine rağmen hala tat ve koku almakta sorun yaşıyorum.' diye konuştu.

'Ailemde de çıktığını öğrendiğimde yıkılmıştım'

Kovid-19'a yakalanmanın insanı psikolojik olarak da yıprattığına dikkati çeken Arslan, şöyle devam etti:

'İlk öğrendiğinizde hastanedeki insanlar sizden uzaklaşmaya başlıyor. Sizi üstü kapalı bir sedyeye yatırıyorlar, maalesef tabuta benziyor. İçerisine girdiğinizde gerçekten çok etkileniyorsunuz. Etrafınızdaki insanlar Kovid'li, nefes darlığı çeken ve öksüren insanlar. Çok ağır bir süreç. Öğretmen olduğum için sürekli öğrencilerimi de düşünüyorum. 'Acaba tekrar okula gelip ders anlatabilecek miyim? Ailemden kimseye bulaştı mı?' diye bu konuda çok şey düşünüyorsunuz. Ailemde de çıktığını öğrendiğimde yıkılmıştım. O zorlu süreci şükür ki iyi bir şekilde geçirdik.'

Arslan, Kovid-19'u geçirdiğini okulun başladığı ilk hafta öğrencilerine söylediğini ifade ederek hastalığın düşünüldüğü gibi kolay geçirilmediğini, çocuk ve gençleri ağır etkilemese de ailelerine bulaştırabilecekleri konusunda öğrencilerini uyardığını söyledi.

Öğrencilerinin bu hastalığın önemini daha iyi anladıklarını, özellikle sosyal mesafe konusunda onlara market, okul ve kamu kurumu gibi çeşitli yerlerde yaşadıkları sorunları anlattığını aktaran Arslan, bir öğrencisinin sosyal mesafeye dikkati çekmek için düşündüğü cihazı hep birlikte tasarladıklarını söyledi.

'Seri üretime geçmek için çalışmalarımız hazır'

Arslan, öğrencilerinin düşünerek tasarladığı cihazın, 3 boyutlu yazıcıda 8 saatte tamamlandığını belirterek şöyle devam etti:

'Deney setlerimizin üzerinde cihazı çalıştırarak kontrol ettik. Mesafeyi istediğiniz metreye kadar ayarlayabiliyoruz. Cihaz kullanıldığı alanda kişiler arasındaki mesafe konusunda ses ve ışıkla uyarılarda bulunuyor. Pille çalışıyor. Portatif olduğu için istediğiniz her yere rahatlıkla götürebilirsiniz.'

İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün kendilerine gereken desteği verdiğini dile getiren Arslan, seri üretime geçmek için çalışmalarının hazır olduğunu söyledi.

Arslan, ilk olarak 50 adet yaptıklarını, siparişe göre devamını da yapabileceklerini ifade ederek 'Cihaz şu anda uyarı sesi ve ışık veriyor ama ilerleyen dönemlerde görüntü ve insan sesi de ekleyerek geliştirebiliriz.' dedi.

Öğrencilerden Gökdeniz Ateş de öğretmenlerinin Kovid-19'u geçirdiğini öğrendikten sonra 'Bu konuda neler yapabiliriz?' diye arkadaşlarıyla düşündüklerini belirterek 'Bir cihaz hazırlayıp hocamıza sunduk. Çalışmaları başlattık ve cihazı ürettik. Cihazın insanlar arasındaki mesafeyi sağlayacağını düşünüyoruz. Vatandaşlara sosyal mesafe, maske ve temizliğe karşı dikkatli olmaları konusunda çağrıda bulunuyoruz.' diye konuştu.

Oya Uzun da öğretmeninin Kovid-19 geçirdiğini okula başladıklarında öğrendiğini belirterek 'İnsanların mesafeye uyması için bir cihaz geliştirdik. Amacımız sosyal mesafeyi korumaya çalışmak. Bu cihazla daha iyi bir önlem aldık. Mesafemizi korursak bu hastalığın bu kadar yayınlaşacağını düşünmüyorum.' ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi