Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Rize Barosu Başkanı Av. Ümit Peçe, uzun bir süredir 'avukatlık yasası'nda yapılacak muhtemel değişikliklerin tartışıldığını belirterek, 'Bu kapsamda TBB'nin daveti üzerine 80 Baro Başkanı 19 Mayıs günü dijital ortamda, 1 Haziran günü ise Ankara'da fiilen bir araya gelerek durumu değerlendirmiş ve 1 Haziran günü Antalya Barosu dışındaki tüm baro başkanlarının imzaladığı toplantı sonuç bildirgesinde, 'Bizler, müzakere ve diyalog kanallarının açılacağına' inandığımızı ifade ederek ancak diyalog ve müzakere kanallarının 'kapalı tutulması halinde demokratik hak arama özgürlüğünün tüm gereklerini yerine getireceğimizi' kamuoyu ile paylaşmıştık. 11 ve 12 Haziran tarihlerinde ise TBB Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile 35 civarında Baro Başkanı, Avukatlık Yasası değişikliği kapsamında Adalet Bakanı, Kamu Baş Denetçisi (Ombudsman) ve farklı siyasi partilerin grup başkan vekilleri ile değerlendirme toplantıları yapmışlardır. Baro başkanlarının ve yöneticilerinin önemli bir bölümü de bireysel olarak ayrıca ilgili ve yetkili makamlara yasa değişikliği ile ilgili görüş ve önerilerini özellikle 'çoklu baro'nun sakıncalarını çeşitli yollarla iletmişlerdir, iletmeye devam etmektedirler. Bu kapsamda Rize Barosu olarak tüm siyasi muhataplarımıza çoklu baronun sakıncaları anlatılmıştır. Rize Barosu olarak mesleğimizin ve meslektaşlarımızın faydasına olacağını düşündüğümüz yasal düzenlemelere ilişkin düşünce ve önerilerimizi ilgili, yetkili makamlara iletmeye devam ediyoruz ve edeceğiz. Bizim kanaatimiz ve gözlemimiz diyalog ve müzakere kapılarının kapalı olmadığı yönündedir.' dedi.

'Hak arama yönteminin şeklini ve zamanlamasını doğru bulmadığımız için...'

Bazı barolar tarafından başlatılan yürüyüşün, ortak ve mutabık bir kararla alınmadığı söyleyen Peçe, 'Bize göre 1 Haziran bildirisinde dile getirilen 'demokratik hak arama özgürlüğünün tüm gereklerini yerine getireceğimiz'e ilişkin beyanımızı gerektiren koşullar oluşmamıştır. Çünkü yukarıda arz edildiği üzere görüşmeler halen devam etmektedir. Ayrıca bir an için koşulların oluştuğunu varsaysak bile 'demokratik hak arama özgürlüğünün tüm gerekleri' ile ilgili yöntem konusunda da barolar arasında bir değerlendirme ve istişare de yapılmamıştır. Arz ve izah ettiğimiz bu nedenlerle, hem koşulları oluşmadığı hem de koşulları oluşsa dahi hak arama yönteminin şeklini ve zamanlamasını doğru bulmadığımız için Ankara'ya yürüme eylemine katılmadık ve destek vermedik. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ilgili muhataplarımızla diyalog ve müzakere sürecini sağlıklı ve verimli bir biçimde yürütme ve mesleğimiz ile barolar için en faydalı sonuçları elde etme gayretinde olacağımızı kamuoyunun ve çok değerli meslektaşlarımızın bilgisine sunarım.' ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi