RTEÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen programa Rize Valisi Kemal Çeber, Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin, Rize Cumhuriyet Başsavcısı Önder Kemal Sekücü, RTEÜ Rektörümüz Prof. Dr. Hüseyin Karaman, Rize Baro Başkanı Av. Ümit Peçe, il yöneticileri, siyasi parti temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Prof. Dr. Ruhi Ersoy, tarihin ve talihin dönüşüm sürecinde Türk milleti ve devleti adına misyon üstlenmiş bir devlet büyüğünün ismini taşıyan bir üniversitenin misafiri olmaktan memnuniyet duyduğunu ifade ederek konuşmasına başladı. Türk devlet geleneği ve cumhuriyet şuuru temalı konferansında Türk milletinin devleti ve milleti ile ayrılmaz bir parça olduğunu tarihi kökleri ile bağlantı kurarak tarihsel referanslar üzerinden anlattı.

Ersoy, uluslararası sistemin, milli iradenin devlet iradesine dönüşmesi halinde müktesebatını fark edip de büyük medeniyetin çocukları olduğunu bilmeleri halinde Türklerin atomun parçalanması kadar tehlikeli olduğu tezini savunduklarını 'Türklerin bu özelliklerini ve özgüvenlerini duymamaları lazım' fikrini taşıdıklarını ifade etti. Milletin iradesinin ete kemiğe bürünerek devlet olmuş şeklinin devletin başındaki temel siyasi temsilci olduğunun altını çizdi.

Türk kültürünün kodlarını detaylı şekilde anlatan Ersoy, 'Bunu Bilge Kağan'da da görürüz. Bilge Kağan'ı İslam'dan önce olduğu için söylüyorum. Biz İslam'ı, Müslümanlığı Türk kültürü içerisinde gök tanrı inancının olgunlaştırarak hazırladığı bir süreç olarak görüyoruz. Biz Hz. Adem ve Hz. Havva annemizden bu tarafa İslam fıtratı üzerine yaratıldığımızı, hak din, dört kutsal kitabın ve bilinen peygamberlerin ötesinde de kavmine peygamber gönderilmemiş her kavmin peygambersiz bırakmamış olan Allah'ın tüm fıtratları ve İslam dini üzere hazırladığı inancına sahip bir gelenekten geliyoruz' dedi.

Türk geleneğinde vatan-millet kavramlarının birlikte düşünüldüğünü, kültürümüzde süreklilik olduğunu ancak zamanın ruhuna göre kendisini dönüştürme kabiliyeti bulunduğunu kaydeden Ersoy, 'Bizim devlet sistemimizi kim ne zaman yıkmak isterse onun karşısında milletin samimi şekilde durması Türk töresinin canlı durması ile alakalıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın bir internet aracılığıyla küçük bir telefondan yapmış olduğu çağrı, milletin değerlerine sahip çıkma iradesinin neticesidir. Töreniz, değerleriniz muhafaza ediliyorsa siz o değer uğruna şehadet şerbetine erişmek için fıskiyelerdeki havuzlarda abdestinizi alır, ihanet şebekesinin üzerinize yürüdüğü tanklarla güreşmeyi göze alır, üstüne yürürsünüz' ifadelerini kullandı.

Ersoy, Türk devlet geleneğinin batıdan yüzyıllarca önce şekillendiğini, başta Orhun Abideleri olmak üzere siyasetname kültürünün binlerce yıl önceden günümüze ulaştığını, Hun devletinden Osmanlı İmparatorluğuna kadar tesis edilen her devletin arka planında bu devlet ve millet aklının olduğunu belirtti.

Cumhuriyet Türkiye'sinde de bu aklın varlığını devam ettirdiğini, Türk milletine sınır çizmeye çalışanların bunun karşılığını Hatay'ın anavatana katılmasında, Kıbrıs Barış Harekatı'nda 'Ayşe tatile çıktı' sözüyle aldığını belirterek sözlerine devam eden Ersoy, milletin evlatlarının darbe, muhtıra ve başka yollar ile yıldırılmaya çalışılmasına rağmen büyük gayretlerle buralara gelindiğini söyledi.

Ersoy, yine benzer senaryolarla son yıllarda Gezi, 15 Temmuz ve akabinde Suriye'de Türk milletine çizilmeye çalışılan oldu bittilerin Fırat Kalkanı ile uyarıldığını, Zeytindalı ile sınırlarının dibinde oldu bittiye izin verilmeyeceğini, Barış Pınarı Operasyonu ile de kararlı olduğunu tüm dünyaya gösterildiğini belirtti.

Program RTEÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Karaman'ın Prof. Dr. Ruhi Ersoy'a günün anısına üniversitenin şiltini takdim etmesi ile sona erdi.

Editör: Haber Merkezi