Libya'ya asker gönderilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi Meclis Başkanlığına sunuldu. Tezkerede Libya'da Şubat 2011'de meydana gelen olayları takip eden süreçte ülkede parçalanmış bir yapının ortaya çıktığı, ülkede ateşkes tesis edilmesi, siyasi bütünlüğün oluşturulması ve işleyen bir devlet mekanizmasının kurulmasının mümkün olamaması üzerine, Birleşmiş Milletler kolaylaştırıcılığında Libya Siyasi Anlaşması'nın 17 Aralık 2015 tarihinde Fas'ta imzalandığı anımsatıldı.
'LİBYA'DA İNSANI DURUM GİDEDEREK KÖTÜLEŞMEKTE'
Libya Siyasi Anlaşması kapsamında oluşturulan Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin Libya'yı temsil eden tek ve meşru hükümet olarak tanındığının kaydedildiği tezkerede şu ifadelere yer verildi:
'Libya Siyasi Anlaşmasında yeri bulunmayan, bu çerçevede hem ulusal hem uluslararası bakımdan gayrimeşru bir nitelik taşıyan sözde Libya Ulusal Ordusunun 4 Nisan 2019 tarihinde başkent Trablus'u ele geçirmek ve Ulusal Mutabakat Hükümetini devirmek hedefiyle başlattığı saldırıları yoğunlaşarak ve genişleyerek devam etmektedir. Libya'da çatışmaların sona erdirilmesi, ateşkes sağlanması ve siyasi sürece geri dönülmesi amacıyla yürütülen diplomatik çabalara rağmen, sözde Libya Ulusal Ordusu, dış güçlerden de aldığı destekle saldırılarını sürdürmektedir. Sivilleri ve sivil altyapıyı da hedef alan bu saldırılar nedeniyle Libya'da insani durum giderek kötüleşmektedir. Çatışmalar DEAŞ ve El-Kaide gibi terör örgütlerinin eylemleri için uygun ortam oluşmasına da sebebiyet vermektedir. Libya toprakları ve karasuları Akdeniz üzerinden gerçekleştirilen uluslararası insan ve göçmen kaçakçılığında da kullanılmaktadır.'
'TÜRKİYE'NİN ÇIKARLARI OLUMSUZ ETKİLENECEKTİR'
Bu gelişmelerin Libya'ya ilaveten Türkiye dahil tüm bölge için de tehdit oluşturduğu kaydedilen tezkerede, şunlar kaydedildi:
'Sözde Libya Ulusal Ordusuna bağlı unsurlar, Libya'da faaliyet gösteren Türk şirketleri, Libya'da ikamet eden Türk vatandaşları ile Akdeniz'de seyreden Türk bandıralı gemiler gibi Türk çıkarlarının hedef alınacağı yönünde açıklamalarda bulunmaktadır. Sözde Libya Ulusal Ordusunun saldırılarının durdurulmaması ve çatışmaların yoğun bir iç savaşa dönüşmesi halinde Türkiye'nin gerek Akdeniz havzasındaki gerek Kuzey Afrika'daki çıkarları da olumsuz yönde etkilenecektir. Ulusal Mutabakat Hükümeti ile imzalanan Güvenlik ve Askeri İş Birliği Mutabakat Muhtırası da Libya'nın kaşı karşıya kaldığı tehditlerle mücadelede ihtiyaç duyduğu eğitim seviyesi ve harekat yeteneği yüksek, disiplinli ve kurumsallaşmış bir ordunun teşkili için gerekli eğitim ve danışmalık hizmetlerini kapsamaktadır.'
'TÜRKİYE'NİN YÜKSEK MENFAATLERİNİ ETKİLİ BİR ŞEKİLDE KORUMAK'
Libya'ya asker gönderilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresinde, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin Türkiye'den askeri destek talebinde bulunduğu hatırlatılarak, şu ifadelere yer verildi:
'Bu mülahazalar ışığında Türkiye'nin milli çıkarlarına yönelik her türlü tehdit ve güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde her türlü tedbiri almak, Libya'daki gayrimeşru silahlı gruplar ile terör örgütleri tarafından Türkiye'nin Libya'daki menfaatlerine yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek, kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı güvenliğin idame ettirilmesini sağlamak, Libya halkının ihtiyacı olan insani yardımları ulaştırmak, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti tarafından talep edilen desteği sağlamak, bu süreç sonrasında meydana gelebilecek gelişmeler istikametinde Türkiye'nin yüksek menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak, gelişmelerin seyrine göre ileride telafisi güç bir durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik bir politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı Cumhurbaşkanınca takdir ve tayin olunacak şekilde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerektiği takdirde Türkiye sınırları dışında harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi, bu kuvvetlerin Cumhurbaşkanının belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için Anayasa'nın 92'nci maddesi uyarınca bir yıl süreyle izin verilmesi hususunda gereğini bilgilerinize sunarım.'
MECLİS BAŞKANINDAN OLAĞANÜSTÜ TOPLANMA ÇAĞRISI
Bu arada, Meclis Başkanı Mustafa Şentop, Libya tezkeresinin görüşülmesi için Meclis Genel Kurulunun Perşembe günü olağanüstü toplanması çağrısında bulundu. Başkan Şentop'un belirtilen gün ve saatte milletvekillerinin Meclis Genel Kurul toplantısına katılmalarını rica etti.