Prof. Dr. Bektaş, 1960 yılından günümüze dek küresel ısınmaya bağlı olarak Karadeniz`in sürekli artan ısınmasına karşın dağlarının her mevsim denize göre daha soğuk kalıyor. Bu da turizm açısından Karadeniz`in cazibesini artıracak dedi. Uydu verilerine göre, kara ve denizdeki ısı farkının diğer bölgelerden çok daha fazla olduğu belirlenen Doğu Karadeniz`de, farklı iklim koşullarının oluştuğu tespit edildi. KTÜ eski öğretim üyesi, Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, 1960 yılından günümüze dek küresel ısınmaya bağlı olarak Karadeniz`in sürekli artan ısınmasına karşın dağları her mevsim denize göre daha soğuk kalıyor. Bu da turizm açısından Karadeniz`in cazibesini artıracak ifadelerini kullandı. Küresel ısınmanın dünyanın en önemli gündem maddesi olduğunu belirten Prof. Dr. Bektaş, şöyle dedi: Son 100 yıl içerisinde dünyanın ısısı ortalama 0,6-1 derece arasında arttı. Ancak küresel ısınma dünyanın her yerinde aynı etkiye sahip değil. Bilim adamlarının araştırmalarına göre Karadeniz havzasında küresel iklim değişimine etki eden en önemli faktörlerden ikisi deniz ve Karadeniz`i çevreleyen dağlar. Karadeniz Bölgesi`nin geneline baktığımız zaman kara ile deniz arasında ısı farkının en fazla olduğu yer Doğu Karadeniz Bölgesi. Bu, denizin ısınmasına rağmen karaların daha serin kaldığını ortaya koyuyor. Özellikle kış aylarında ısı farkı kara ile deniz arasında 11 derece fark ediyor. Tüm Karadeniz sahiline baktığımız zaman, kış sporlarının yapılabileceği en ideal yerlerden biri, Karadeniz`in 3 bin 500 metre yüksekliğe varan dağları. Yaz turizmine baktığımız zaman Doğu Karadeniz dağlarında hiçbir zaman kara, denizden fazla ısınmamıştır. Dolayısıyla Doğu Karadeniz dağları yazın da serin olduğu için yayla turizmine olumlu etki ediyor. Karadeniz havzasına baktığımız zaman Doğu Karadeniz Bölgesi yaşam için en ideal koşulları sağlıyor.
`GELİŞİGÜZEL YAPILARA `DUR` DENİLMELİ`
Yayla turizminin gelişmesi için çok etkin yasaların yapılması ve kullanılması gerektiğine de dikkat çeken Prof. Dr. Osman Bektaş, Küresel ısınmaya rağmen Doğu Karadeniz Bölgesi kış ve yaz turizmi açısından cazibesini korumaktadır. Ancak son günlerde yaylalarımızın gelişigüzel kullanıldığını görüyoruz. Yayla turizminin gelişmesi için çok etkin ve yaptırıcı yasaların yapılması ve kullanılması gerekiyor. Eğer bu şekilde devam ederse yayla yağmacılığı sonunda kullanılacak yayla kalmayacak ve yayla turizmi geri kalacaktır. Bu bölgede yayla turizmini geliştirmek istiyorsak muhakkak suretle yayla kanununun, yasa ve yönetmeliklerinin bir an önce çıkarılması, çıkan bu kanunların da uygulanması gerekiyor. Bu gelişigüzel yapılara `dur` denilmelidir diye konuştu.