Güven Hastanesi'nden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Barış Doğukan Işıkoğlu, havaların soğumasıyla üst solunum yolu enfeksiyonlarıyla hastanelere başvuruların arttığını söyledi. Dr. Işıkoğlu, 'Başta alerjiler, astım, üst ve alt solunum yolları enfeksiyonları (soğuk algınlığı, grip, domuz gribi, RSV), artritler (özellikle osteoartritler), güneşten daha az yararlanmamız üzerine vitamin D eksikliği, özellikle insanları sonbahar ve kış dönemi etkileyen mevsimsel duygu durum bozukluğu, ayrıca yine bu durumla ilişkili olabilecek mide-bağırsak hastalıkları (gastrit, reflü, huzursuz bağırsak sendromu) olmak üzere birçok hastalık bu dönemde alevlenebilmektedir. Ayrıca sonbahar mevsiminde değişken hava şartları vücut düzenini de etkilemektedir. Havaların soğumaya veya ısınmaya başlamasıyla birlikte gün içi sıcaklıklarındaki ani yükselme ve düşmelere vücudumuz hemen uyum sağlayamaz. Bu uyumu sağlamak için çalışırken vücudumuz refleks olarak kaslarımızı kullanır ve dolayısıyla yorulur. Özellikle kış dönemlerinde D vitamini gibi bağışıklık sistemi için önemli olan vitaminlerin eksikliği bağışıklık sistemini zayıflatır' diye konuştu.
KAPALI ALANLARDA BULAŞ RİSKİ ARTIYOR
Kapalı alanlarda daha çok vakit geçirilmeye başlanmasının da enfeksiyon riskini artırdığını ifade eden Dr. Işıkoğlu, 'Havaların soğumasıyla birlikte daha çok kapalı alanlarda zaman geçirmemiz ve bu alanlarda çok fazla kişinin aynı anda bulunması önemli bir etkendir. Ayrıca havalandırma önlemlerinin alınmaması da bu durumu fazlasıyla tetikleyen ayrı bir olaydır. Hava soğuk bile olsa aralıklı olarak hem evimizi hem ofisimizi hem de ortak zaman geçirilen kafe-restoran gibi mekanları uygun şekilde havalandırmalıyız. Bu ortamlarda hasta bireylerle vakit geçirilmesi durumunda özellikle havalandırma koşullarını sağlayamazsak karşılaşılan virüs yükü fazla olacağı için bulaş riski artacaktır' ifadelerini kullandı.
KOAH VE ASTIM HASTALARI DİKKAT
Dr. Işıkoğlu, KOAH ve astım hastalarına da uyarılarda bulunarak 'Kuru ve soğuk havaların özellikle havayolunu kurutması nedeniyle geçirilmesi olası üst ve alt solunum yolu enfeksiyonlarını tetiklemekte; KOAH ve astım hastaların özellikle kapalı alanlardan ve kalabalık ortamlardan kaçınması gerekmektedir. Bu ortamların sıklıkla havalandırılması, bu ortamlarda mümkün olduğu ölçüde maske takılması ve sosyal mesafenin sağlanması, sarılma-tokalaşma gibi eylemlerden uzak durulması önerilir. Ayrıca sağlıklı ve dengeli beslenme, başta yürüyüş olmak üzere spor ve egzersizlerinin ihmal etmemeleri hastalıkla karşılaştıklarında güçlü bir bağışıklıkla mücadele etmelerine yardımcı olacaktır. Son olarak da özellikle doğal yöntemlerle almalarını tercih ettiğimiz şekilde C vitamini destekleri almaları önemli olacaktır. Bunların dışında yapılacak kontrollerinde saptanan vitamin eksikliklerini de doktorları tarafından önerilen şekilde kullanmaları gerekmektedir. Hasta ve hasta yakınlarının grip aşısı olması ise hem hastalıkların kendileri açısından ağır geçirilmesini engelleyebileceği gibi hem de çevresinde bu hastalıkları olan hastalara bu hastalıkların bulaşmasını engelleyecektir' dedi.
Dr. Işıkoğlu, grip aşısını kimlerin yaptırması gerektiği ile ilgili de, 'Grip aşısı, hastalığı geçirdiğinde ağrı geçirmesi olası veya herhangi bir hastalıkla ilgili komplikasyon veya ölüm riski oluşabilecek kişiler ve bu grupta olan hastaların yakınlarına önerilen bir aşıdır. Ekim-kasım aylarında erişkinler için tek doz, 6 ay-8 yaş arasında olan çocuklar için 1 ay ara ile 2 doz şeklinde uygulanmaktadır' diye konuştu.