Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden ve kansere karşı verdiği mücadele ile tüm Türkiye'nin sevgisini kazanan Neslican Tay'ın kabrine ziyaretler devam ediyor. Neslican'ın cenazesine katılamayan sanatçı Gökhan Birben, Rize'ye gelerek Neslican Tay'ın Pehlivan mahallesinde ki ailesini ve mezarı ziyaret ederek dualar etti ve mezarına çiçekler bıraktı. Birben, Neslican'ın annesi Fatma Tay'a üzüntüsünü tüm Türkiye'nin paylaştığını söyledi. Anne Tay ise herkesin kızı Neslican için dua etmesini istedi.
Neslican Tay'ın güzel yürekli sevgi dolu bir hayat hikayesi olduğunu belirten sanatçı Gökhan Birben, 'Kardeşimizin hayatını kaybetmesi tam bir trajedi. Karadeniz'de ne yazık ki bu lanet hastalığın pençesinde hayatını kaybedenlerin sayısı bir hayli fazla. En son amcamın oğlunu kaybettik. Onlarca sayabileceğim yakınım sevdiğim insanlar var. Bunlardan biride sanatçı dostum arkadaşım Kazım Koyuncu idi. Bu hastalıkla mücadele edenlerin nasıl bir trajedi yaşadığına defalarca şahit oldum. İnsan göre göre, bile bile ölümün yaklaştığını hissediyor. Karadeniz'imiz bu kadar güzel bir coğrafya. Ülkemiz bu kadar güzel renklerin olduğu bir yer. Fakat bu acıları yaşamak ülkemize coğrafyamıza yakışmıyor. Bu hastalıktan ölenlerin bir çoğu ölümü bile bile bekliyorlar. O yüzden trajedi diyorum' dedi.
'KARADENİZ KIZINA YAKIŞIR BİR DİRENÇ GÖSTERDİ'
Bugün Neslican Tay'ın mezarı başında geçmişte yaşadığı acıları tazelediğini belirten Birben, 'Kardeşimize Allah'tan rahmet, kederli ailesinin ve onu seven tüm herkesin başı sağ olsun. Yeri cennet bahçesi olsun. Neslican son gününe kadar direndi. Son süreçte korkularını da anlattı. Ölümden korkmayan yoktur. Yaşadığı süre içerisinde ayağının kesilmesi, kemoterapi sürecinde bu kadar dik durması, inanılmaz olarak nitelendiriyorum. Karadeniz kızına yakışır bir direnç gösterdi. Ailesinin acısı halen çok taze. Onlarıda ziyaret ederek üzüntülerini paylaştım. Güzel kızımın kabrine çiçekler bıraktım. Neslican unutulmayacaktır' diye konuştu.
'KAZIM'LA SON GÜNLERİNE KADAR BERABERDİK'
Bu hastalığa yenik düşenlerden biri sanatçı arkadaşı olan Kazım Koyuncu olduğunu belirten Birben şunları söyledi, 'Kazım'la son günlerine kadar beraberdik. Neslican'ın hayatını kaybetmesi Kazım'ın bendeki acısını yeniden tazeledi. Bir gün yemek yerken Kazım'ın kaşığının elinden düştüğünü gördüm. Ne oldu Kazım dedim ve televizyona baktığını gördüm. Bir şey yok dedi fakat televizyonda geçen bir yazıda 'kemoterapi görenlerin yüzde doksan dokuzu ölüyor' diye yazıyordu. O yazıyı görünce psikolojisi bozulmuştu. Her an ölümle burun buruna yaşadığını biliyordu. Sürekli hastalığı ile ilgili araştırma yapıyordu. Çok kötü bir psikoloji. Bu hastalık çağımızın belası. Kazım'la bir çok anılarımız oldu. Yaşadıklarımızı unutamıyorum. Özellikle Karadeniz bölgesi bu sıkıntıyı daha çok yaşıyor. Kazım'da gençliğini Karadeniz'de geçirdi. Oda bu süreçte bundan çernobilden etkilendi. Çernobil patladığında bulutlar ülkelere nüfuz ederken birçok ülke evlerinize girin camlarınızı kapatın diye çağrı yaparken bizde maalesef bu yapılmadı. O zaman bugünleri görenler 15-20 sene sonra insanların yaprak dökümü gibi bu hastalıktan öleceğini söylemişlerdi. Sonuç maalesef bugünlere geldi'
