CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, Hemşin'deki kentsel dönüşüm projesiyle belediyenin yurttaşları mağdur ettiğini belirterek, 'Hemşin Belediyesi arasında devam eden hukuki mücadelede; Samsun Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesi, 2 Mayıs 2019'da 'Doğal güzelliklere sahip, kentsel nüfusu artmayan, yapılaşma süreci imar planına göre olağan seyrinde devam edebilecek. Kırsal nitelikli bir yerleşim kent merkezinin tamamını yıkarak geleneksel doku ve yaşamdan uzak kentsel nitelikli bir karakterde yapılaşmasını amaçlayan kentsel dönüşüm kararının planlama esasları başta olmak üzere, şehircilik ilkelerine ve kentsel dönüşüm uygulamalarının amacına uygun olmadığına' karar vererek Hemşin Belediyesi aleyhinde karar almıştı. Buna rağmen belediye kırsal nitelikli bir yerleşim yeri olan Hemşin merkezi yıkarak, Hemşin tarihini bir kalemde silip atmıştır. Belediyenin kentsel dönüşüm plan açıklama raporunda belirttiği 'köhnemiş, kent hayatına hiçbir değer katmayan yapılar ve çevresi' olarak belirttiği Hemşin merkez; içinde bir tarihi, yaşanmışlıkları, duyguyu barındırıyordu. Hemşin ruhu ve dokusu olan bir merkezken şu an herhangi bir doku ya da ruh barındırmaksızın şantiye alanından farksız bir hale gelmiştir' dedi.
'Vatandaşlara Resmen 'Hemşin'i Terket' Denmiştir'
Deniz, kentsel dönüşümde esas olan, eskimiş yapıların yıkılıp yerine yenilerinin yapılması gerektiğini belirterek, 'Hemşin'de tarım arazileri de işin içine katılmıştır. Kentsel dönüşüm diye başlayan inşaat çalışmaları zaman içinde kentsel dönüşüm niteliği de kazanamadığı için; proje toplu konut yapımı olarak değiştirilmiştir. Hemşinlinin evi, arsası elinden çok komik fiyatlara alınarak vatandaşlara resmen 'Hemşin'i terket' denmiştir. Vaktiyle bedel tespit değeri - tabiri caizse - sakız parası olan arazilerin üstüne yapılan binaların satış fiyatları ise hala gizemini koruyor. Mülk sahipleri verdikleri arazilerin karşılığında 1+1 bir daire bile alamayacaklar. Belediye, dairelerin güya daha düşük fiyata satılabilmesi için, inşaattaki kamuya ait (kaymakamlık lojmanı, kreş, lojman) yapıların bedelini yüksek gösterip masrafı devlete yıkmaya çalışıyor. Neresinden tutsan elinde kalacak, ne kamunun yararına, ne Hemşinlinin yararına olan bu proje kime fayda sağlayacak, inşaatlar bittiğinde daha net görebileceğiz. Şimdilik rant uğruna bir ilçe merkezinin tüm değerleriyle birlikte yok edilişini seyrediyoruz' diye konuştu.
'Yanlışlıkla' Zarar Veriyor
Bu gidişata karşı çıkıp haklarını talep edenlerin binaları ve arazilerinin yerinde durduğunu belirten Deniz şunları kaydetti:
'Bu durum belli ki birilerinin canını çok sıkmış olacak ki, yüklenici firma anlaşmaya yanaşmayanların binaları zarar görsün de, anlaşmak zorunda kalsınlar diye adeta uğraş veriyor. Anlaşma yapmayan mülk sahiplerinin binalarının çatısı sökülüyor, inşaat makineleri 'yanlışlıkla' binaların temeline ya da duvarına zarar veriyor, yamaçtaki evlerin altındaki toprak kazılarak heyelan tehlikesi yaratıyor. Yıllardır yerleşik olan Hemşinliyi yerinden, yurdundan, mülkünden, ekmeğinden etmek için çaba harcanıyor.'
Mağdurlardan Birisi: Emine Kobal
Deniz, bu yolla yerinden edilmek istenen 77 yaşındaki Emine Kobal'ın başından geçenleri şu ifadelerle anlattı:
'Emine Kobal kocasından hatıra kalan evini ve arazisini vermek istemiyor. İnşaatın ilk başladığı zamanlarda, arazisini vermediği halde inşaat makineleri evinin altındaki araziyi kazmaya başlıyorlar. Bir dizi yazışma ve başlatılan hukuki mücadele sonucunda, orada inşaat yapamıyorlar ancak evin altını kazdıkları gibi bırakıyorlar. Her yağmurda evin altındaki toprak kaymaya devam ediyor ve evin temeline zarar veriyor. Belediye ve mülki amir firmanın hatasını telafi etmesini sağlamak yerine, Emine Kobal'ı evden çıkartmaya çalışıyor. Ev ve araziyi afet alanı ilan edip tehlike olması nedeniyle yıkım kararı aldırmaya çalışıyorlar. Hukuken yapamadıklarını, cebren yapmaya çalışıyorlar'
İktidara Sorular
Deniz açıklamasının sonunda AKP iktidarına bu olayla ilgili cevaplanması isteğiyle şu soruları yöneltti:
'Hemşin'deki kentsel dönüşüm ya da toplu konut inşaatından kim fayda sağlıyor?
TOKİ, yarısı toprağın altında kalan apartmanların dairelerini kime kaç liraya satmayı planlıyorsunuz?
Yıllardır aynı yerde yaşamını sürdüren Hemşinlileri evlerinden, arazilerinden, iş yerlerinden etmek bir belediyecilik anlayışı mıdır, yoksa TOKİ anlayışı mıdır?
İşi yurttaşların haklarını gözetmek olan mülki amir şimdiye kadar neden yurttaşların yanında olamamıştır?
Tüm bu olaylar yaşanırken Hemşin'de görev yapan mülki amir, sesini çıkartmamasının mükafatı olarak mı Rize Vali yardımcılığına getirilmiştir?
Bakan Murat Kurum, Hemşin ziyareti esnasında Emine Kobal'a yapılan haksızlığın telafi edilmesi ve arazisinin sağlama alınması için 15 gün süre vermiştir. Belediye ve yüklenici firma günleri verilen talimatı 1 ay geçmesine rağmen yerine getirmemiştir. Mülki amir bu işin takipçisi değil midir?
Herhangi bir heyelan olması durumunda yaşanabilecek muhtemel can ve mal kayıplarının bedelini kim nasıl ödeyecektir?
Mülki amir mi, belediye mi, yüklenici firma mı meydana gelecek kayıpları telafi edecektir? Yoksa yaşananlar takdiri ilahi olarak mı anılacaktır?'