Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kahramanmaraş'taki temaslarına Ak Parti İl Bakanlığı'nı ziyaret ederek başladı. Özhaseki daha sonra İsmetpaşa Mahallesi'ndeki kentsel dönüşüm toplu temel atma törenine geçti. Törene; Kahramanmaraş Valisi Ömer Faruk Coşkun, milletvekilleri, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Aydın Özbek, daire amirleri, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile vatandaşlar katıldı. Törenin açılış konuşmasını yapan Başkan Hayrettin Güngör, şehrin merkezinde şehrin hikayesinin, geçmişinin ve ticaretin olduğu mekanda örnek bir projenin temelini attıklarını belirterek, 'Bugün temelini attığımız bu proje, şehir tasarım projemizin ilk etabını oluşturuyor. Yerinde dönüşüm projesine olan ilgi, hemşehrilerimizin dönüşüm iradesini de yansıtan, devlet- millet iş birliğinin çok güzel bir örneğini oluşturmaktadır. Önümüzdeki süreçte şehir tasarım projemizin diğer etaplarının da temelini atacağız ve şehrimizin imar ve inşasına devam edeceğiz' dedi.
'ŞARTLARA UYDUĞUMUZ TAKDİRDE HİÇBİR ŞEY OLMAYACAK'
Daha sonra kürsüye gelen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, depremin ardından evsiz kalan 1 milyon 905 bin depremzedenin evlerinden uzakta olduğunu, yurtlarda 80 bin, konteyner kentlerde 470 bin depremzedenin kaldığını söyledi. 320 bin aileye kira yardımı yapıldığını kaydeden Özhaseki, 850 bin yapının inşa edilmesi gerektiğini söyledi. Özhaseki, sözlerine şöyle devam etti:
'Söylemesi ne kadar kolay, 850 bin değil mi? Tam 5 tane şehrin yeniden, sıfırdan yapılması demek. Maddi değer olarak sorarsanız 100 milyar doları geçiyor. Bu yokluk içerisinde bütün bunların altından inşallah kalkacağız. Zaten 180 bin konutun ihalesini yaptık, inşaatlar devam ediyor. Allah nasip ederse onları zaten ilk etapta yapı yasağı getirdiğimiz yerlerdeki vatandaşlarımıza vereceğiz. Siz de hatırlarsınız, bu bölgelerde, fay hattının geçtiği yerlerde yapı yasağı gelmişti. Onu belki ilk günlerin biraz sıcaklığıyla bilim adamları geniş tutmuşlardı. Şehrimizin en merkezinde, yapıya yasaklı hale getirmek o şehrin bir nokta ölüm fermanını imzalamak gibi olur. Bilim adamlarımız yeniden çalıştılar, en sonunda dediler ki; 'Şehrimizin merkezini biz imara açabiliriz. Ancak fay hatlarının ve fay kırıklarının olduğu yerlerde değil. 60 metre civarında orada bir boşluğun bulundurulması mecburi. Çünkü fay kırıklarının üzerine çelikten bile evler inşa etseniz aşağıdan öyle bir enerji vuruyor ki, o sizin yaptığınız evi yerle yeksan ediyor. Doğayla savaşılmaz, o gücün karşısında durulmaz. O ancak anlaşılır ve ona uygun tavır alarak hayat devam ettirilir. Biz fay kırıklarının, fay hatlarının olduğu yerde 60 metre genişliğinde bir fay hattını boş bırakacağız. Buradaki vatandaşlarımızın haklarını da şimdi bu inşaatlarını yaptığımız yerlerden, rezerv alanlardan vereceğiz. Peki, onun dışında kalan şehrin merkezi ne olacak? Bilim adamları şöyle söylüyorlar; 15 metre kadar mecburen kazık çakılacak, sonra sert zeminlere inilecek, sert zeminler bulunduktan sonra inşaat üzerine yapılabilir. En az 1 kat veya 2 kat bodrum yapılacak, üstte de 4 katı geçmeyeceğiz. Eğer bizler bu şartlara uyarsak bundan sonra geleceğimiz aydınlık. 7.5 şiddetinde, 8 şiddetinde depremde olsa bu şartlara uyduğumuz takdirde Allah'ın izniyle hiçbir şey olmayacak. O yüzden bugün burada merkezdeki inşaatlarda bir taraftan inşallah başlatmış oluyoruz.'