Yusufeli ilçesinin 176 haneli, 400 nüfuslu Dereiçi köyünde, çarşamba günü öğle saatlerinde bir evde başlayan yangın, rüzgarın da etkisiyle yayılarak bitişikteki evlere sıçradı. Evleri yanan aileler, kendilerini dışarı atarak ahırlardaki hayvanlarını kurtarmaya çalıştı.
İhbar üzerine köye Yusufeli ve çevre il ve ilçelerden itfaiye ve Orman Müdürlüğü'ne ait arazözler ile AFAD ve sağlık ekipleri sevk edildi. Hızla yayılan alevler, ekiplerin yaklaşık 8 saat süren çalışmasının ardından kontrol altına alınabildi.
Yangında 35 binada, 52 ev yandı, ahır ve samanlıklarla birlikte 193 yapı zarar gördü, 30 dolayında büyükbaş hayvan telef oldu. Yangın, sabah karşı yağmurun da etkisiyle tamamen söndürüldü.
21 Binada 52 Konut İnşa Edilecek
Korku dolu anların yaşandığı köyde bakanlıklar ve bağlı kuruluşların çalışmaları ile yangının izleri silinmeye çalışılıyor.
Köydeki acil ihtiyaçlar için AFAD tarafından acil yardım ödeneğinden 1 milyon lira, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan 1 milyon lira ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından da 1,5 milyon gönderildi.
Evi yananlara ilk etapta 15 bin lira ödenecek. Köyde TOKİ tarafından 21 binada 52 konut ile 60 dolayında ahır ve samanlık inşa edilecek. Zemin etüt çalışmasının ardından binaların inşaatı başlayacak. Binalar taş ve ahşap karışımlı yatay mimarili olacak.
Çadıra Karşı Çıktılar, Evlerini Açtılar
Korku dolu anların yaşandığı köyde yangın sonrası duygulandıran dayanışma örneği yaşanıyor.
Dereiçi köyünde AFAD ekipleri, evleri yanan vatandaşların barınma ihtiyaçları için çadır kurmak istedi. Ancak köylüler, gönülleri komşu ve akrabalarının çadırda kalmalarına razı gelmeyince karşı çıktı. Köylüler, kapılarını açtığı komşu ve akrabalarını evlerinde ağırlamaya başladı. Yusufeli halkı da topladıkları eşya, kıyafet ve gıda yardımlarını köye ulaştırdı.
'Bu Acıyı Birlikte Paylaşacağız'
Köyde komşu ve akrabalarını ağırlayan Fethi Taşcı, 'Ne demek çadırda kalmak. Bize yakışan budur. Dar günde komşu ve akrabalarımıza yardım edeceğiz. Bugün yardım edemezsek hangi gün edeceğiz. Bu acıyı birlikte paylaşacağız' dedi.
'Köyümüzde Herkes Birbirine Sahip Çıktı'
Fahriye Akgül de, 'Ablamı hasta çocuğuyla çadırlara bırakamazdım tabii ki bizimle kalacaklar. Köyümüzde herkes birbirine sahip çıktı, kimseyi çadırlara bırakmadık' ifadelerini kullandı.
'Çok Şükür ki Bizlere Sahip Çıktılar'
Yatalak oğluyla kardeşinin evine giden Ayşe Taşçı ise 'Yangın olduğunda Yusufeli merkezdeydik. Evde olsaydık oğlumu nasıl çıkartırdım. Şimdi ben hasta çocuğumla kız kardeşimin evinde duruyorum. Diğer oğlum çocukları ile beraber eşinin amcasının evinde. Çok şükür ki bizlere sahip çıktılar' diye konuştu.
'Kimseyi Çadırlara Bırakmadılar'
Ailesi ile akrabalarının yanına sığınan Sevgi Umuteken, 'Üzerimizdeki kıyafetlerle ortada kaldık. Allah köylerimizden razı olsun kimseyi çadırlara bırakmadılar. Bizleri evlerine aldılar, hayvanlarımızı bile ortada bırakmadılar' dedi.
'Hiç Kimse Çadıra Razı Olmadı'
Fatma Umuteken ise 'Ekipler geldi köyümüze çadır açacaktı. Hiç kimse çadıra razı olmadı. Akrabalarımızı köylülerimizi bu zor günlerinde çadırlarda bırakamazdık. Hepimiz birbirimizi sahiplendik hiç kimseyi dışarıda bırakmadık' ifadelerini kullandı.
Komşularına Yardım Ederken Kendi Evi Yandı
Dereiçi Köyü Muhtarı Sabri Duman yangını ilk fark eden kişi oldu. Yangının çıktığı noktaya giden ve müdahale etmeye başlayan Duman rüzgarın taşıdığı kıvılcımlarla yanan samanlığını son anda fark etti. Evinin yanına gittiğinde ineklerini kurtarırken evi de alevlere teslim olan Duman, müdahale edemeyeceğini anlayınca komşularına yardıma koştu.
Duman 'Yangını görünce olay yerine gittim, müdahale etmeye başladım. Benim evim çok uzak olduğu için alevlerin oraya sıçrayacağı hiç aklıma gelmedi. Geriye dönüp baktığımda samanlığımın tutuştuğunu gördüm. Koştum geldim, oradaki 3 ineğimden birini ancak kurtarabildim. Samanlıktan da eve sıçradı, hiçbir şey yapamadım. Evim için yapacak bir şeyim de olmayınca ben tekrar köydeki diğer evleri kurtarmak için yangın yerine geri döndüm. Yangın kontrol altına alındığında eve geri döndüğümde hiçbir şey kalmamıştı' dedi.