'Bu yıl yaklaşık 1 milyar dolarlık bir çimento ihraç ettik. Miktar olarak 30 milyon tona yaklaştı.' diyen Saka, 'Bu miktarlarla bu sene dünyanın ikinci büyük çimento ihracatçısı ülke haline geleceğiz. Avrupa'da birinci sırada hem kapasite hem satış anlamında. Dünyada en büyük 6. çimento sektörünü temsil ediyoruz. Türkiye'de yaklaşık 25-26 tane oyuncumuz var ve bütün oyuncularımızın işlettiği 60'ya yakın tesisi var.' ifadelerini kullandı.
Saka şunlara dikkati çekti:
'Bu rakamlar bizi dünyadaki önemli çimento oyuncularından biri yapıyor. İhracatta kalite ve hizmetimizle fark yapıyoruz. Çimento sektöründe aslında ihracat çok yaygın alan değildir. Türkiye dünyadaki en düşük çimento rakamına sahip. Bunun gelişimi için sektörümüzün attığı adımlar var. Fiyatın düşük olması gibi birçok unsur bizi ihracatta miktarın artmasına sebep veriyor. Sadece miktar değil kalitede çok önemli. Bugün Amerika'nın önemli büyük projelerine biz çimento gönderiyoruz. Amerika'nın çok alternatifi var ama hem fiyat hem kalite hem hizmet bizi diğerlerinde farklılaştırıyor.'
'Her sektörde olduğu gibi belli sorunlar bizim sektörde de oluyor' diyen Saka şöyle devam etti:
'Bu sorunların karar vericilerle paylaşılması, kamuoyuyla aktarılması sektörümüzün algısının sektörümüzün imajının korunması ve geliştirilmesine yönelik faaliyetlerimiz oluyor. Üyelerimizin mesleki eğitimlerine yönelik ciddi çabalarımız var. Sektörümüzün karşı karşıya olduğu teknik yatırımlara ihtiyaç olan konular var. Örneğin şu anda en önemli konularımızdan biri karbon emisyonu meselesi bunun ile ilgili birliğimiz önemli sektör adına aksiyonlar alıyor. Ar-Ge ve sertifikasyon faaliyetlerimiz var.
Dolayısıyla sektörümüzün ihtiyaç duyduğu tüm faaliyetleri çok uzun bir süredir sektöre sağlayan bir çatı örgütü olarak faaliyet gösteriyoruz. Toplumun talepleri toplumun istekleri ve ihtiyaçlar değişiyor. Örneğin kentler değişiyor. İnsanların yaşam biçimleri ve ihtiyaçları değişiyor. Örneğin karbon emisyonu gibi çevreye daha duyarlı ürünler geliştirmek bununla ilgili aksiyonları daha hızlı almak gibi.'
Saka, Türkiye'de ilk çimento fabrikasının 108 yıl önce 1912'de Darıca'da, ikinci çimento fabrikasının Eskihisar'da kurulduğunu ve bu iki fabrikanın 20 bin ton yıllık üretim kapasitesi ile başladığının altını çizdi.
Bugün gelinen noktada yaklaşık 100 milyon tonluk üretim kapasitesine sahip olunduğunu hatırlatan Saka, Türk Çimento'nun eski adıyla Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği'nin (TÇMB) 1957 yılında kurulduğunu, 63 yıllık bir sivil toplum örgütü olduğunu söyledi.
Saka, 'Bugün 63 yıllık tarihimizde önemli bir dönüm noktalarından birini yaşıyoruz. Dünyada içinde bulunduğumuz değişim rüzgarında bizde her sektör gibi payımızı alıyoruz. Bugün bir tazelenme bir yenilenme önümüzdeki döneme hazırlığımızı kamuoyuna paylaşmayı arzu ettik.' açıklamasında bulundu.
İsim, marka ve logoyu yenilediklerini belirten Saka, 'Logomuzun renginde bir değişiklik yapmadık. Lacivert sıcaklığı, samimiyeti ifade eden bir renk. Dolayısıyla gücü temsil eden bir renk. Logomuzda hareketlere bakıldığında inovasyon, teknoloji, dönüşüm ve sürdürülebilirlik konularını burada vurgulamaya çalıştık.' diye konuştu.