Doğrudan 7 milyon çalışanı, dolaylı olarak toplumun tamamını ilgilendiren yeni asgari ücretin belirlenmesine yönelik süreç devam ediyor. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2025'te geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamında üçüncü toplantısını bugün 11.45'te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ev sahipliğinde gerçekleştirdi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan başkanlığında gerçekleşen üçüncü toplantının ardından da herhangi bir rakam konuşulmazken, TÜRK-İŞ tarafından işçi kesiminin talep ettiği rakamın kamuoyuyla paylaşılması amacıyla basın toplantısı düzenlendi.
-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, yaklaşık 15 gün önce asgari ücret sürecinin başladığını ve kamuoyunda TÜRK-İŞ'in rakam açıklamadığı için algı oluşturulduğunu belirterek, “Rakam açıklaması gereken birinci öncelik işveren. İşveren ne verecek onu söylemesi gerekiyor. Hükümet de bu işin başında. Ben her yerde ifade ediyorum; antidemokratik bir asgari ücret yapısı var” açıklamasında bulundu.
“Alım gücü 11 bin lira civarında”
Atalay, asgari ücretin geçmişte belirleme ücreti olduğunu fakat şu anda geçim ücreti haline geldiğini dile getirdi. Asgari ücretin daha çok özel sektörü ilgilendirdiğini de ifade eden Atalay, “Arkadaşlarımız üç toplantıda nasıl geçinmediklerini hükümete de işveren temsilcilerine de oradaki bakanlıktaki yetkililerde birinci ağızdan bu konuyu anlattılar. Ülkedeki kira artışı ortada, doğalgaz artışı, ortada pazardaki sebze meyve fiyatı ortada, eğitim giderleri ortada, geçim şartları ortada. Öyle bir noktadayız ki şu anda asgari ücret 11 bin lira düzeyine düştü. Yani bundan bir sene evvel asgari ücret belirlendiği zaman 17 bin lira alım gücü vardı. Şu anda alım gücü 11 bin lira civarında. Onun için asgari ücret geçim ücreti oldu. Bu insanların bu ücretle bir hafta geçirmelerinin mümkün olmadığını toplantıda Ramazan Bey ile buradaki arkadaşlarımız oradaki muhataplarına anlattılar” ifadelerini kullandı.
“Bugüne kadar rakam açıklamadık çünkü ‘işveren bir açıklasın, hükümet bir açıklasın' dedik”
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda bugün yapılan üçüncü toplantıyla neticeye varılacağını umut ettiklerini söyleyen Atalay, “Bu işin muhatapları burada. Bugüne kadar komisyondaki işçi arkadaşlarla ben 5 toplantı yaptım. Bugün 6'ncisi oldu. TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulunda arkadaşlara dedik ki ‘Ne istiyorsanız, durumunuz neyse gidin komisyonda anlatın'. Ondan sonra da gelin bize deyin ki ‘biz bu ücreti istiyoruz. Bize yazın biz de kamuoyuna bunu açıklayalım' dedik. Bunu dün de dedik, ondan evvelde dedik. Bugün toplantı bittikten sonra komisyon buraya geldi ve oturduk konuştuk. Bizim bugüne kadar rakam açıklamadık çünkü ‘işveren bir açıklasın, hükümet bir açıklasın' dedik” diye konuştu. Atalay, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in ülke ekonomisinin iyiye gittiğini belirttiğini ve Bakan Şimşek'in bu söyleminin asgari ücrete yansıması gerektiğini söyleyerek, "Madem iyiye gidiyorsa asgari ücret, geçim ücreti oldu. İşçi ve onun ailesini nefes aldıracak bir geçim ücreti açıklayın da bundan hepimiz mutlu olalım" dedi.
“Asgari ücret yüzde 45 enflasyon ve yüzde 20 refah payıyla 29 bin 583 lira olmalıdır”
Atalay, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda, işçi tarafını temsilen TÜRK-İŞ heyetinde yer alan basın mensubu Sezer Özseven'den, işçilerin talep ettiği en düşük ücret rakamının yer aldığı zarfı alarak, “Ben şimdi bu kararı burada açıyorum ve aynen okuyorum. ‘TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu olarak, Asgari Ücret Tespit Komisyonuna önerimiz asgari ücretin yüzde 45 enflasyon oranı üzerine refah payı eklenerek zam yapılmasıdır. Yüzde 20 refah payı eklenmesi durumunda asgari ücret 29 bin 583 lira olmaktadır. Enflasyon üzerine refah parayı eklenmeden yapılacak zam yaşanabilir olmayacaktır'. İlk defa yanınızda açıyorum ve okuyorum. Durum bu” diye konuştu.
“Bunu verirlerse imza atarız, vermezlerse imza atmayız”
Atalay, komisyondan teklif beklediklerini fakat o teklifin bir türlü gelmediğini belirterek, “Baktık olmuyor toplandık oturduk ve biz açıklamamız gerekiyor dedik. Zarfı verdiler ben de size açıkladım. Bir sonraki toplantının tarihini bilmiyorum ama rakam bu. Bunu verirlerse imza atarız vermezlerse imza atmayız” değerlendirmesinde bulundu.
“Masada kurabiyeler var, sular, çay bardakları var, bir türlü rakam gelmedi”
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda masada rakamların konuşulmasını beklediklerini dile getiren komisyon üyesi Sezer Özseven ise, "Üç haftadır asgari ücret tespit komisyonunda masada rakamların olmasını bekliyoruz. Masada kurabiyeler var, sular, çay bardakları var. Bir türlü rakam gelmedi masaya. Bugün de rakam talep ettik. Türkiye öyle bir durumdaki Türkiye'deki belli kesimler o masalara gelen kurabiyeleri yemeye tenezzül etmezken, belli kesimlerde o kurabiyeleri yalnızca bu gibi toplantı masalarında görebiliyorlar. Biz bunun olmamasını istiyoruz. Asgari ücretin yaşanabilir bir ücret olmasını, Türkiye'deki geniş kesimlerin yani 9-10 milyon vatandaşın yaşanabilir bir ücretle çalışmasını istiyoruz. Tamamen asgari ücreti işçilerin bellediği bir ücret oldu bu. Burada da bu ücret bizim minimum, en düşük belirleme ücretimizdir. Bu ücretin altı da yaşam şartlarını çok zorlaştıracaktır” şeklinde konuştu.