Kentin Çaycuma ilçesinde yaşayan Ramazan Çapkın, amcasının oğluyla tarihi su değirmeninde çeşitli ürünleri öğüterek yöre halkına hizmet veriyor. İşini sürdürmekteki azmiyle çevresindekilerin takdirini toplayan Çapkın, kendisinden sonra değirmeni döndürecek kimsenin bulunmamasının üzüntüsünü yaşıyor.
'Biz gidersek bu değirmen de gider'
Ramazan Çapkın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarihi değirmeni 1972 yılından bu yana çalıştırdığını söyledi.
Yöre halkının mahsullerini öğüttüklerini aktaran Çapkın, 'Vatandaş tarladan mısırını, buğdayını alıyor. Bunu öğütmeyince yiyemez. Burada öğütüyor, ekmek yapıyor, sebepleniyor. Onlar da sebepleniyor, biz de sebepleniyoruz.' dedi.
Günümüzde değirmen sayısının, talebin azalması nedeniyle düştüğünü dile getiren Çapkın, 'Oğullarım, 400 yıllık bu değirmenin neyle döndüğünü bilmiyor. Biz gidersek bu değirmen de gider. Biz çalışırken çalışıyor. İki oğlum var. Onlara tembih ediyorum, inşallah çalıştırırlar.' diye konuştu.
'Elden ayaktan düşene kadar buradayım'
Değirmenin eskiden yaz kış demeden çalıştığını anlatan Çapkın, 'Müşterinin gelişine göre çalıştırıyoruz burayı. Devamlı açık değil, günde 1-2 saat. Temelden bu işe başladığım için bırakamıyorum. Çocuklarım 'Gitme baba, hasta olursun.' diyor ama ben duramıyorum ve buraya geliyorum. Elden ayaktan düşene kadar buradayım.' ifadelerini kullandı.