56 metre uzunluğunda olan ve 35 metresi su altında kalan minareye, baraj gölüne açıldıkları sandalla ulaşanlar, eski günleri yad edip, fotoğraf çekiyor. Göldeki minare ve cami bacası, yerli- yabancı turistlerin de ilgi odağı oluyor. Borçka`ya bağlı Karşıköy köyü, 2005 yılında inşa edilen Muratlı Barajı gölünün suları altında kaldı. Yaklaşık 700 hane, su altında kalırken, 2 bin kişi de köyün yeni yerleşim yerine taşındı. Karşıköy`den geri kısmen görünen minare ile çay fabrikasının bacası kaldı. 56 metre uzunluğunda olan ve 35 metresi su altında kalan minare ile fabrika bacası, yerli- yabancı turistlerin de ilgi odağı oluyor. Sandalla baraj gölüne açılanlar, ulaştıkları minarede eski günleri yad edip, fotoğraf çekiyor.

`KAYIKLA CAMİYE GEÇİP EZAN OKUYORUZ`

Karşıköy köyünün muhtarı Mehmet Kocaman, 14 yıl önce köylerinin baraj suları altında kaldığını ve yeni yerleşim yerine taşındıklarını söyledi. Eski köyden geri sudaki minare ve bacanın kaldığını anlatan Kocaman, Ramazan aylarında, kandillerde hocamızı da alıp, kayığımızla camiye geçip, ezan okuyoruz. Bizim için farklı bir anlamı oluyor, hatıralarımız canlanıyor. Minarenin ve fabrika bacasının dışarıda kalması, çok ayrı bir görüntü oluşturdu. Bu minare sayesinde köyümüze çok sayıda ziyaretçi gelemeye başladı. Bu sayede köyümüzü tanıtma fırsatı da bulmuş oluyoruz. Aileleriyle gelen insanlar su içerisindeki minareyi kameraya alıp, hatıra fotoğrafı çekiyorlar. Yaz mevsimlerinde bu manzarayı görmek isteyenler turlarla buraya geliyor dedi.

˜ESKİ GÜNLERİ HATIRLIYORUZ`

Su altında kalan hatıralarını anımsamak için sık sık gölette sandalla turladıklarını aktaran Salim Yelkenci de Baraj yapıldıktan sonra komşularımız buralardan göç etti. Kışın burada selam verecek adam kalmıyor ama yazları daha kalabalık oluyor. Özellikle turistlerin geldiği zamanlarda çok canlılık oluyor. Ramazan aylarında hocamız su yüzeyinde kalan camimize geçiyor ve ezan okuyor. Eski günleri hatırlıyoruz, çok mutlu oluyoruz diye konuştu.

`BİZİM TARİHİMİZ HEP ORADA`

Baraj sularındaki minareye çok sayıda ziyaretçi geldiğini belirten Erdal Yelkenci ise Bu gölün olduğu yerler dedelerimizin, babalarımızın doğup büyüdüğü yerler. Çocukken buralarda top oynardık. Okuduğumuz okullar, hastaneler, fabrikalar, gezip dolaştığımız sokaklar şimdi sular altında. Bizim tarihimiz hep orada. Şimdi ise geri bir tek fabrika bacası ve minare kaldı. Burayı görmek için yerli turistlerin yanı sıra yabancı turistler de geliyor. Burada yeşilin her tonunu görmek mümkün. Çok güzel bir doğası var dedi. Davut Yüksel de Gölete ara sıra sandalla açılıyoruz. Çocukluğumuzun geçtiği okul olsun, cami olsun onları hatırlıyoruz. Hatıralarımız canlanıyor diye konuştu.













Editör: Haber Merkezi