Rize'de suyun her halinin görüldüğünü ifade eden Vali Bektaş; 'Su Rize'de sadece yağmur değil, aynı zamanda kardır,fırtınadır, göldür, şelaledir, akarsudur, çiçektir, baldır, çaydır, sel ve heyelandır. Sudan kaynaklı her şeyi Rize'de görmek, gözlemlemek ve
yaşamak imkanına sahibiz' dedi.

KAYAK TESİSİ PROJESİ HAZIR
Kaçkar Dağlarının büyük bir ekosisteme sahip olduğuna vurgu yapan Bektaş, turizm konusunu değerlendirdi. Rize doğasının baskın unsuru olan Kaçkar Dağları, kuzeye bakan yamaçları, yaylaları, ormanları, bitki örtüsü, meraları, doğal hayatı ve mezra yerleşim alanları ile büyük bir ekosistem. Bu doğal turizm imkanlarının devreye alınması ve Rize'ye çay kadar ekonomik imkan getirecek kaynak eklenmesi için çalışmalar geçmişte olduğu gibi bugünde yapılıyor.

Bu çalışmalarla Rize ciddi bir bilinirlik sağlamış. Bir- çok marka değer gelişmiş. Ayder, Ovit, Fırtına Vadisi gerçek bir turizm markası.
Bu ekosistem değerlendirilip bir ekonomik sektör haline dönüştürülmesi lazım. Sahil yolu ile rahatlayan ulaşım Rize havalimanı yapımı ile gelişiyor. Turizm yatırımcılarının önünü açan havalimanı turistlere büyük kolaylık sağlayacak. Bizde diğer eşitlemeleri ilave ederek turizm pastasını ince ince işleyerek ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Kış turizmi için albenisi olan Ayder Kayak projesini hazırladık. Uygun girişimci ile bu projeye başlamak istiyoruz. Projelendirildiği şekli ile gerçekleştirilmesi halinde Ayder Kayak Merkezi ülkemizin en büyük ve en güzel kayak merkezi olacak.

TURİZMDE YENİ ALANLAR
Yeşil yol projesinde bazı aksamaları toparladık ve hedefe gidiyoruz. Rize'nin yaylalarına, dağlarına, zirvelerine, buzul göllerine ulaşabilmemiz gerekiyor. Ula- şamadığınız yer sizin değildir. Ulaşıp bu yerleri turizme kazandırarak değerlendirmenin yollarına bakacağız. İmkanımız var ve elimizden geleni sarf ediyoruz.

YAPACAK İŞLERİMİZ VAR
Bölge turizmi gelişiyor. İşletmelerde kendini geliştirmeli. Burada devlete çok iş düşüyor. Mesleki alt yapımızı büyütmemiz gerekli. Turist geliyor. Bizim alt yapımız ziyaretçilere aradıklarını vermeli. İşletmelerimizde kendilerini geliştirecekler. Turistin bir misafir olduğunu dinlenmeye geldiğini, dinlenmezse ve rahat edemezse bir daha gelmeyeceğini bilmeliyiz. Turistin ayaklı reklam fonksiyonu
olduğu unutulmamalı. Bir anda alt yapı tamam olmaz, işletmeler kaliteli hale gelmez. Belli bir zamana ihtiyaç var ve bu zaman içerisinde bazı şeyleri yapmanız lazım. Ben gelen turistlerin memnun olarak döndüğünü düşünüyorum. Onların daha da memnun dönmelerini sağlamak için yapacak işlerimiz var.

BU DOĞAL ORTAMI ASLA BOZMAMALIYIZ
Ayder Yaylası ve Fırtına Vadisi'ndeki bir otelde yattığınız odanın penceresinden sizi rahatsız edercesine yoğun bir su sesi ile uyanabilmek dünyanın üçte ikisinin hayalidir. Ayder'in çağlayanları büyüleyici ve kıymetini bilip üzerine titremeliyiz. Bir arının kanat sesi, kelebeğin görüntüsü, doğal su kaynağının şırıltısı çağımız insanının aşina olduğu her gün rastlayabildiği şeyler değil. Büyük bir
potansiyele sahibiz. Asla bu doğal ortamı bozmamalıyız. Doğal ortamı taşıyamayacağı yüklerle muhatap etmemeliyiz.

Bu coğrafya ve iklim bize büyük hacimli üretim imkanları vermiyor, küçük ama lezzetli özel butik ürünler üretme imkanı veriyor. Siz her yerde tereyağı üretebilirsiniz ama Ayder tereyağının kokusunu her yerde alamazsınız. Bu özel ürünler özel yatlarla satılmalı. Sizin ürünlerinizin yatlarına bakılmamalı. Fiyatı sorulan ürün üretmemeliyiz. Bu bölgede üretilen ürünlerin yatı sorulmaz.

Editör: Haber Merkezi