İlçeye bağlı Sinan köyünde 1964 yılında hizmete açılan ilkokul, 34 yıllık eğitim- öğretimin ardından taşımalı eğitim nedeniyle kapandı. Geçen sürede kullanılmayan okul binası, geçici kullanım hakkı da köy muhtarlığına verildi.
Mezun oldukları köy okulunun kapalı kalmasına gönülleri razı gelmeyen köylüler de tadilat için harekete geçip, binayı yenilemeye karar verdi. Bir araya gelen mezunların yanı sıra gönüllü köy sakinleri de gençlik merkezine dönüştürmek istedikleri eski okullarında tadilat için işe koyuldu, çalışmalara başladı.
Okulun çürüyen ahşap çatı ve pencereleri sökülürken, mezunlardan bazıları maddi, bazıları da malzeme yardımında bulunuyor. Çatıdan kapıya, sıvada boyaya tüm tadilat işçiliğini kendileri yapan 20 kişilik grup, hummalı çalışma sergiliyor.
Çalışma temposunda kimi zaman bitkin düşen grup, yöreye özgü tulum sesiyle enerji depolayarak, işlerini sürdürüyor. Çalan tuluma türkülerle de eşlik eden gençler, en kısa sürede onarımı tamamlayıp, pandeminin de sona ermesi ile okullarını gençlik merkezine dönüştürmeyi hedefliyor.
'Farkındalık Yaratmak İstedik'
Köy okullarını yeniden faaliyete geçirmek için yola çıktıklarını belirten Atilla Sinan, 'Okulumuz 1964 yılında açıldı, 1998 yılında taşımalı eğitime geçti ve o günden sonra kapalıydı. Bu sürede kullanılmadığı için bakım görmedi. Ve zaman içerisinde de ağır hasarlar oluştu. Biz de köyün gençleri olarak bir araya geldik ve okulumuzun tadilatına karar verdik. Okulumuzu yeniden köyün gençlerine, çocuklarına kazandıralım istedik. Şehirlerde büyüyen çocuklar artık köylere gelmek istemiyor. Biz de köyümüzün çocuklarını buraya getirebilmek için bu okulu onlara cazip hale getirmeye çalışıyoruz. Çocuklar için oyun alanları yapacağız. Köyümüzün önde gelen isimlerinden maddi yardım gördük. İnşaat, ustalık işini gençler olarak yüklenerek okulumuzu onaracağız. Kütüphane, bilgisayar, oyun alanları, spor alanları yaparak okulumuzu köyümüzün toplanma alanı haline getireceğiz. Biz bu hareketimizle farkındalık da oluşturmaya çalışıyoruz. Birçok köyde okullar atıl durumda. Okulların birçok faydalı iş için kullanılabileceğini göstermek istedik' dedi.
'Okulumuzu Yeniden Ayağa Kaldıracağız'
Herkesin elinden farklı iş geldiğini söyleyen Mücahit Özyanık, 'Okulumuzun bütün tadilatını kendimiz gerçekleştiriyoruz. Herkesin elinden farklı bir iş geliyor. Yaklaşık 20 kişiyiz, kalabalık olmayalım diye gruplar halinde geliyoruz. Köyümüzün büyükleri, birçok genci bu okulda okudu, hatıraları var. Gözümüzün önünde okulun yıkılıp gitmesine müsaade edemezdik. Güzel bir iş için adım attık. Sonucu da çok güzel olacak' diye konuştu.
'Okuduğum Okulu, Hatıralarımla Onarıyorum'
İlkokulundan mezun olduğunu söyleyen İsa Bilen ise '1998 yılına kadar bu okulda okudum. 5'inci sınıftaydım 6 öğrenci vardı, öğrenci azlığı nedeniyle taşımalı eğitime geçti ve geçen sürede kullanılmadığı için çürümeye başladı. Köyümüzün gençleri olarak okulumuzun bu durumuna duyarsız kalmadık. Şimdi yeniden okuduğum okulun içerisindeyim, ders gördüğüm sınıfı, koşturduğum koridorları hatıralarımın eşliğinde onarıyorum. Çok mutlu oluyorum. Biz de burayı onararak çocuklara teslim edeceğiz' dedi.
