Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından, Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla düzenlenen 57. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde başrolünü oynadığı 'Kar Kırmızı' filmiyle sanatseverlerin beğenisini toplayan Usta, AA muhabirine, salgın gibi zor süreçlerde kültür ve sanatın kıymetinin daha fazla ortaya çıktığını anlattı.
Bu süreçte sanatsal üretimin bitmemesi gerektiğini vurgulayan Usta, insanların hayata tutunmasının temel taşlarından birinin kültür ve sanat olduğunu dile getirdi.
Salgın nedeniyle tiyatro ve sinemalardan uzak kalındığına, insanların arkadaşlarıyla, aile fertleriyle bile yakınlaşamamasının hayatlarında büyük bir kayıp ve boşluk oluşturduğuna dikkati çeken Usta, 'Böylesi bir dönemde ciddi önlemlerle böyle bir festivali yapabilmiş olmak Türk sineması açısından çok kıymetli. Bu festival, koşullar değişmese bile önümüzdeki yıllarda yapılacak festivallere örnek teşkil edecektir.' dedi.
Seyircinin gönlünü kazanabilmenin çok önemli olduğunu aktaran Usta, seyreden insanların gözünde pırıltı oluşuyorsa, bunun kendisi için çok kıymetli olduğunu ifade etti.
'Karakterlerimle tanınmaktan mutsuz değilim'
Usta, canlandırdığı karakteri en iyi şekilde taşımaya çalıştığını belirterek, şöyle devam etti:
'Ben askı olmaya çalışıyorum. İnsanlar, Ekmek Teknesi dizisindeki 'Ölü' ya da Bez Bebek dizisinde 'Joker' karakteriyle biliyor. Demek ki üstüme giymiş olduğum elbiseler iyi durmuş. Ben Mehmet Usta olarak değil, karakterlerimle tanınmaktan mutsuz değilim. İsminizin bilinirliği yavaş yavaş kendi kendine piştiğinde daha keyifli ve lezzetli bir hal alıyor. Canlandırdığım her karakterin elbisesinin gardırobumda duruyor olmasından mutluyum. Önemli olan zamanı geldiğinde başka bir elbiseyi giydiğinde eski elbiseyi hatırlanmayacak hale getirebilmek.'
Hangi koşullar olursa olsun kültür ve sanatın durmaması gerektiğini vurgulayan Usta, nasıl otobüse binip, plaja ve alışveriş merkezine gidilebiliyorsa, sinema salonlarına da tedbirlere uyarak gidilebileceğini kaydetti.