CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, genel başkan yardımcıları Faik Öztrak ve Yıldırım Kaya ile Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay'ı ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, yaklaşık yarım saat süren görüşmenin ardından Atalay ile birlikte basın açıklaması yaptı. Kılıçdaroğlu, Türk-İş'in varlığını Türkiye'de demokrasinin varlığı gibi gördüklerini ifade etti. Kılıçdaroğlu 'Eğer bir yerde demokrasi varsa işçiler hak aramalı, işçilerin hakları olmalı. Eğer işçiler hak aramakta zorlanıyorsa veya hak arama talepleri yasaklanıyorsa veya işçilerin örgütlenmelerinin önüne barajlar konuluyorsa bunu demokrasi açısında da insan hakları açısında da doğru bulmuyoruz. Rahmetli Bülent Ecevit nasıl işçi hareketinin öncüsü olmuşsa biz de işçi hareketinin öncüsü olmayı sürdüreceğiz. Bu konuda hiç kimsenin en ufak bir endişesi olmasın' dedi.
'EKONOMİK KRİZİN FATURASI İŞÇİNİN SIRTINA YIKILMASIN'
Kılıçdaroğlu, yaşanan ekonomik krizin faturasının işçinin sırtına yıkılmaması gerektiğini vurgulayarak, 'Parlamentoda yasa çıkarıyorlar, bir avuç şirketin borcunu ödemek için 400 milyar lira para ayırıyorlar. İşçinin ücretine gelince 'ekonomik sıkıntı var'. Bu kişi çalışıyor, üretiyor, alın teri döküyor, evine ekmek götürüyor. Batan şirketi kurtarmak için 400 milyar lira para ayıracaksın, işçiye gelince 'durumumuz malum, paramız yok, veremiyoruz'. Bunu doğru bulmuyoruz. Makul rakamlar isteniyor. Piyasa belli, işçinin aldığı ücret belli, asgari ücret belli; elektriğe yapılan zam kadar bari zam versinler' dedi.
'SİYASİ AHLAK KANUNU ÇIKARALIM'
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, CHP'li bazı belediye başkanlarının yakınlarını işe aldıkları iddialarıyla ilgili 'Bunların hepsi istisnasız düzelecek. Belediye başkanlarının akrabalarını yönetici pozisyonlarına getirilmelerini doğru bulmuyoruz. Arkadaşlarımız gerekli girişimlerde bulundular. Bildiğim kadarıyla da büyük bir kısmı çözüldü. Burada sorun; yönetici yakınları acaba sadece CHP'li belediyelerde mi işe alınıyor? Biz üstümüze düşeni süratle yapıyoruz. CHP beyaz kağıt gibidir. Üzerinde siyah bir nokta olunca derhal fark edersiniz. Ama simsiyah olsaydı ya da ağırlıklı olarak siyah olsaydı siz yeni bir siyahı fark edemezdiniz. O nedenle biz bu sorunun kökten ve kalıcı çözülmesini istiyoruz. Parlamentoda siyasi ahlak kanunu çıkaralım. Bu kanunda kurallar belli olsun. Her belediye başkanı, her milletvekili kim seçimle geliyorsa bir yere, herkesin kuralları olmalı ve o kuralların dışına çıkmamalı' deyi konuştu.
'ORTADOĞU'DA BARIŞI SAVUNDUK'
Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin herhangi bir sınır ötesi operasyonuna destek vereceklerini de ifade ederek, 'Öteden beri biz Ortadoğu'da barışı hep savunduk savunmaya da devam ediyoruz. Türkiye, Ortadoğu politikasında kendi güvenliğini sağlamak zorundadır. Bu bağlamda barış koridoru da olabilir, özel bölge de olabilir. Dolayısıyla Türkiye içinde bulunduğu coğrafyada kendi güvenliğini sağlayacak bütün adımları atmak zorundadır, buna öyle bakıyoruz' dedi.