Düzce'nin Gölyaka ilçesinde yaşayan Metin ve Aysel Cinali çiftinin tek çocukları olan Hira'nın, İstanbul'da bir hastanede doğmadan önce yapılan kontrolünde kemiklerinde eğrilik olduğu belirlendi.
Anne Aysel Cinali, çocuğunun yaşamasının zor olduğunun söylenmesine rağmen Hira'yı dünyaya getirdi. Ameliyattan sonra sürekli ağlayan bebeği susturmaya çabalayan doktorlar, geniş çaplı yaptıkları araştırmada Hira'nın cam kemik hastası olduğunu belirledi.
Doğduğunda üç kaburgası, kalça ve kolunda kırıklar olan Hira, bir çocuğun bünyesinin kaldırması çok güç olan 6 ameliyat geçirse de yaşam enerjisinden bir şey kaybetmedi.
Evde haftada 5 gün, 4 öğretmen eşliğinde eğitimini sürdüren Hira, bilim insanı olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
'Fen bilimlerine çok merakım var'
Güler yüzü ve yaşam enerjisiyle çevresindekileri kendisine hayran bırakan Hira, yaşam mücadelesini AA muhabirine anlattı.
İleride çok büyük hedeflerinin olduğunu söyleyen Hira, 'Fen bilimlerine çok merakım var. Değişik bir şey görsem hemen incelemeye alıyorum. Elimdeki imkanlarla incelemeye çalışıp ona bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Öğretmenim okuldan materyaller getirdikçe ona fırsat vermiyorum ve kendim yapmaya çalışıyorum. Bir kere öğretmenimle deney yapmıştık, ona demiştim ki 'siz kenarda oturun, bana söyleyin nasıl yapılacağını, ben yaparım' demiştim. Kendim deney yapmayı çok severim ve elimdeki imkanlarla çok deney yaparım.' diye konuştu.
Hastalık sürecini anlatan Hira, 'Hastalığımın seviyesine orta diyebiliriz. 6 kez ameliyat oldum. Ameliyat sayısı da benim hastalığımda olan birisi için büyük bir rakam. Çok riskli ameliyatlar geçirdim. Aileme 'sağ çıkamayabilir' dedikleri ameliyatlarım oldu. İnsan küçük olunca telaşlanıyordu. Aileme odanın dışında doktorlarım söylüyordu ameliyatımın riskini. Tabii hiç kimse bana bunu çaktırmıyordu ama ben tabii kurnaz olduğum için anlayabiliyordum. Bunlar benim için sorun değil. Azimli bir insanım, yapacağım dediğim zaman yaparım.' ifadelerini kullandı.
'Çabalayarak yürüyeceğim ve bundan da eminim'
Hira, hastalığı ile yaşamayı öğrendiğini fakat yürüyemediğini belirterek, bir yere giderken sıkıntı yaşadığını, çabalayarak yürüyeceğine emin olduğunu söyledi.
Zaman zaman sıkıntılar çekse de hiç isyan etmediğini belirten Hira, 'Allah'ım iyi ki bana bu acıyı vermişsin, diyorum. Yoğun bakımda bile damar bulamadıkları zaman, Allah birdir ve tektir diyordum, ben buna inanırım. Allah varken her şey vardır.' şeklinde konuştu.
'Büyük bir Beşiktaş hayranıyım.' diyen Hira, vefat eden skolyoz ve kalp hastası ablasının Beşiktaşlı olduğunu, o zamandan beri büyük bir Beşiktaş taraftarı olduğunu söyledi.
'Tayyip dedemi görebilmek, ona sarılabilmek en büyük hayalim'
Hayatta sadece üç hayal üzerine yoğunlaştığını vurgulayan Hira, isteklerini şu şekilde sıraladı:
'Üç hayalim var: Birincisi yürüyebilmek, ikincisi Cumhurbaşkanımız ve benim Tayyip dedemi görebilmek, ona kavuşabilmek, sarılmak, sesini duyabilmek. En son hayalim ise büyük Beşiktaş hayranıyım ve Beşiktaş stadına gidip, taraftarlarımızla birlikte maç izlemeyi istiyorum ve Beşiktaşlı oyuncularla buluşmak istiyorum.'
'Hira çok başarılı bir öğrenci'
Evde Hira'ya ders veren Gölyaka Hacıyakup Ortaokulu Fen Bilimleri Öğretmeni Semih Aydın da Hira ile yaklaşık 1,5 yıldır haftada 2 saat çalıştıklarını ve ders dışında çok güzel bir dostluklarının olduğunu söyledi.
Hira'nın çok başarılı bir öğrenci olduğunun altını çizen Aydın, şöyle konuştu:
'Ben 4 yıl daha buradayım, inşallah başarılı olması için elimizden geleni yapacağız. Kendi sebeplerinden dolayı bazen derslerinde inişler çıkışlar gerçekleşebiliyor ama okuldaki öğrencilerle karşılaştırırsak Hira bana göre onların kat kat üstünde. Hira'dan genel anlamda memnunum çünkü burada Hira'nın durumunu da gözetmek gerek. Başarılı bir öğ
