İlkadım ilçesinde, Kıranköy Mezarlığı'ndaki gasilhanede görevli kadın gassallar, meslekleriyle dikkat çekiyor. Birçok kişinin yapmaya cesaret edemeyeceği, her gün onlarca ölüyü yıkayıp, temizleyip, kefenleyen görevli 6 kadın gassal, hayatlarının büyük bölümünü 'gasilhane' denilen ölü yıkama kabininde geçiriyor. İsmi bile ürüten mesleklerini özveriyle yapan kadın gassallar, korkarak başladıkları mesleklerinin zor ve etkileyici olduğunu ancak zamanla buna alıştıklarını söylüyor.
'DUYUNCA ŞAŞIRIP, ÜRKÜYORLARLAR'
7 yıldır gassallık yapan Tuğba Akar, 'Tamamen kendi isteğimle bu işe başladım. İlk başlarda çok etkilenmiştim, hatta ilk bir hafta benim için zor geçti, ama sonra alıştım. Ailem de bu mesleğe başladığımı duyunca çok sevindi, ama çevremdeki bazı kişilerden değişik tepkiler aldım. Bu işi yaptığımızı duyunca çok şaşırıyorlar. Ürküyorlar, hatta korkudan bir adım geri atıyorlar. 'Sen bize yaklaşma, sen Azrail misin?' diyorlar. Özellikle mesleğimizi duyanlar, 'bu işe nasıl başladın, nasıl yapıyorsun' diye sorular da soruyor. Bazı yakınlarımız da, 'kızım beni sen yıka' teklifinde bulunuyor' dedi.
'İŞİMİZİ YAPIYORUZ, HEM DE DUA ALIYORUZ'
Meslek hayatı boyunca en çok çocuk cenazelerini yıkamakta zorluk çektiğini söyleyen Akar, 'Benim de 2 çocuğum var. Bu nedenle etkilenip, çok üzülüyorum, bazen gasilhaneye girmek bile istemiyorum. Hem işimizi yapıyoruz, hem de dua alıyoruz. Cenazeleri de titizlikle yıkıyoruz. Cenaze, taşın üzerine konuluyor, ardından kefeni kesiyoruz ve abdest veriyoruz. Kefenin içine de güzel koksun diye gül suyu döküyoruz. Daha sonra kafur denilen bir bitki serpiyoruz. Kafur dökmek, Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed'in zamanından kalma bir sünnettir. Son olarak da böcek gelmesin diye kefenin içine çörek otu koyuyoruz' diye konuştu.