Bayat Devlet Hastanesinde 3,5 yıldır laborant olarak görev yapan Fatma İçuz ile hidroelektrik santrallerinde makine montajı görevi yapan baba Gürkan İçuz, iki çocuklarını yangında kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor.
Anne İçuz, AA muhabirine işte olduğunda evi yanan Emine Çetin'in çocuklarıyla ilgilendiğini söyledi.
Çetin'in yaz aylarında çocukları evine götürdüğünü belirten İçuz, 'Ablamız yaz aylarında çocukları gelip götürüyordu. Orada bahçelerinde çocuklarla oynuyorlardı. Orada çok mutlulardı, babaanne olarak görüyorlardı. Çocuklarımı işten çıkınca alıyordum, evimize gidiyorduk.' diye konuştu.
Kızının ellerine kına yaktırmak istediğini anlatan anne İçuz, şunları söyledi:
'Kızım benden son dönemlerde ellerine kına yakmamı istiyordu. Hep unutuyordum, o akşam aklıma geldi. Tırnaklarını güzelce kestim, uyutmadan önce kızımın ellerine güzelce kına yaktım, sardım. Beşiğine güzelce yatırdım, öptüm. Ona 'Kızım ben sabah işe gideceğim için babaannen açar ellerini' dedim. Oğlum da kına yakmamı istedi, babası aradı o sıra 'Oğlum erkeklere kına yakılmaz' dedi. Bilseydim ona da yakardım. Bana yardım etti, kızımı kınaladık, sonra beraber uyudular. Sabah çıkarken uyuyorlardı, uyanmasınlar diye sessizce çıktım. Kızım 'Emine Çetin'e babaanne bak kınam ne güzel kokuyor' demiş, çok sevmiş, kızım herkese kınasını göstermiştir.'
İçuz, yangın sırasında evdeki herkesin yemek yediğini öğrendiklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
'Hepsi beraber yemek yerken dumanları ve yangını görüyorlar. Emine teyze salonun camını kırmış aşağı inmiş, Ömer amca da bizim çocukları camdan çıkarıp kurtaracakken ayağından elektrik çarpmış. Çocuklara bir şey olmasın diye sarılmış. Zaten mutfaktalarmış, tüp de patlamış olabilir. Doğrusunu Rabbim biliyor. Emine teyze çok bağırmış, 'kimseye sesimi duyuramadım' dedi. Yapacak bir şey yok. Çocuklarımızla beraber olamadık ama bundan sonra Balıkesir veya Bursa'da eşimle bir arada olmak istiyoruz. Çocuklarımız için çalışıyorduk ama şu andan itibaren en azından eşimle hasretimiz bitsin.'
'Birbirimize destek olabilmek için bir arada olmak istiyoruz'
Hidroelektrik santrallerinde makine montajı görevi yapan baba Gürkan İçuz da olay esnasında Gebze'de bulunduğunu ifade etti.
Kendisine ilk önce çocuklarının öldüğünün söylenmediğini vurgulayan baba İçuz, 'Yanlarında olamadık, yetişemedik. Bunun acısını, ıstırabını yaşıyoruz.' dedi.
Baba İçuz, acıların çok büyük olduğunu dile getirerek şunları kaydetti:
'Eşim olayın ardından geldiğinde oğlumuzu kalp masajı yapılırken görmüş. Oğlumun kalbi ilk başta durmuş sonra çalışmış hastaneye sevk edilirken yolda vefat etmiş. Çocuklarımızla biz evde olmadığımızda Ömer Çetin ve eşi ilgileniyordu. Onlara gidiyorlardı, bu olayın olmasını onlar da istemezdi. Kendi evlatları da vefat etti. Bizim onlardan yana herhangi bir şikayetimiz yok. Kimse böyle olmasını istemezdi. Yangınla beraber çocukların başlarına odun parçalarının düştüğünü söylüyorlar. Benim kızımla diğer kız orada vefat etmiş. Artık oralarda nasıl barınırız bilmiyorum, Balıkesir veya Bursa'ya dönmek istiyoruz, bu konuda yardım bekliyoruz. Buralarda en azından annemiz, babamız var.'
Çorum'un Bayat ilçesi Yatukcu Mahallesi'nde üç gün önce Ömer Çetin'e ait 2 katlı ahşap evin kümes bölümünde çıkan ve çevredeki iki eve de sıçrayan yangına, Bayat Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü ekipleri, 7 araçla müdahale etmişti. Yangında Ömer Çetin ile aynı evde bulunan torunları Elif Naz Çetin ve Ela Çetin ile Elif Meryem ve Yusuf İçuz hayatını kaybetmişti.