`KENDİLERİNİ HUKUKA DAVET EDİYORUZ`
Burada hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kente ve bölgeye yapılan yatırımlardan bahsederek, Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik dedi. Döviz kurundaki hareketlilikle ilgili de konuşan Erdoğan, şunları söyledi: Birileri ortalığı karıştırıyor. Neymiş? Bizi dövize mahkum edeceklermiş. Kur, faiz. Neymiş? `Çarşamba günü saat 18.00`e kadar papazı bırakın`. Bırakmadığımız takdirde yaptırımlar başlayacakmış. İçişleri bakanımızı, adalet bakanımızı yaptırımlara mahkum edeceklermiş. Ne oldu? Biz de kalktık, anında Amerika`nın içişleri ve adalet bakanına aynı yaptırımı kelimesi kelimesine yaptık. Şimdi yeni bir şey daha çıkardılar. Demir- çelikte bize yaptırım`. Amerika, bak. `Dünya Ticaret Örgütü` diye bir örgüt var. Bu örgütün kuralları içerisinde senin kuralsızlığın yok. Biz, uluslararası hukuka göre hareket ederiz. Hukuk tanımama gibi bir anlayış, Türkiye`de yoktur. Dolayısıyla biz kendilerini hukuka davet ediyoruz. Biz sizinle NATO`da beraber değil miyiz? Beraber hareket etmiyor muyuz? Stratejik ortak değil miyiz? Ne oldu şimdi size, bu ortaklığı niye bozuyorsunuz? Demek ki suç bizde değil. Suç nerede? Onlarda. Şimdi senin adamın suçluysa senin adamının eğer terör örgütleri ile ilişkisi varsa bu ülkenin de bir yargı sistemi var, bir hukuk sistemi var. Gereği ne ise bunu yapar.
`SUÇ İŞLEYEN BEDELİNİ ÖDEYECEK`
Konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu`nu da eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Siz benim Halk Bankası Genel Müdür Muavini`mi hiçbir suçu yokken tutuklayacaksınız siz kalkıp, Halk Bankamıza hiçbir ilgisi alakası yokken yaptırım uygulayacaksınız Türkiye`den de kalkıp, burada farklı şeyler isteyeceksiniz. Biz burada bir mütekabiliyet anlayışıyla hareket etmiyoruz. Sen öyle yaptın da biz böyle yapıyoruz` diye bir mantıkla değil. Suç işleyen bedelini ödeyecek. Olay budur. Biz bugüne kadar Amerika ile hiçbir zaman kötü olmanın gayreti içerisine girmedik ama eğer böyle gidecekse Arapların bir sözü var; ˜Men dakka dukka`. Biz onu yaparız. Hiçbir zaman münasebetlerimizi kötülemekten yana değiliz. Fakat dışarıda bunlar, içeride de Kılıçdaroğlu, kalkıp akıl veriyor. Sen o aklı kendine sakla. 1 girdin, 2 girdin; 3, 4, 5, 6 girdin, mağlup oldun. Mağlup da mağlup. Şimdi ˜Kongreye gitmiyorum` diyorsun. İster git ister gitme, o bizim derdimiz değil. Ama senin demokrasi anlayışın bu, senin hak ve özgürlük anlayışın bu. Bizde böyle bir şey yok dedi.