Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan ziyaretinden yurda dönüşünde uçakta gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.

Medyada yer alan asılsız haberlerle ilgili bir yasal düzenleme yoluna gidilip gidilmeyeceği yönündeki soru üzerine Erdoğan şunları belirtti:

'Bu sabah bu malum televizyon kanalıyla ilgili orada biraz celallenmemin sebebi de böyle bir yalan haberdi. Benim ilçemle alakalı, Rize, Güneysu HES ile alakalı bir haber... Bu malum kanalın kameramanları, muhabirleri de oraya gitmişler. Malum aşırı ucun avukatlarından bir avukat, hep beraber orada. Tabii AK Parti'li birkaç kişiyi de tezgaha düşürüyorlar, onları da orada konuşturmak suretiyle 'Oy zamanı kapımızı çalarlar, bunu yaparken bize mi sordular' gibi söylemler... Ben bugün kaymakamı aradım, 'Bununla alakalı ruhsatı var mı?' dedim. Kaymakam bey dedi ki 'Ruhsatı, her şeyi var.' Bunların derdi bu, 'Niye bize sorulmadan başladı?' Ondan sonra belediye başkanını aradım. Başkan da dedi ki 'Ruhsatları, her şeyleri var ama dert başka.' Dert, bunları yapan kim? Yapanlar AK Parti'li. Bundan bu işe girdiler ve Rize merkezden de solculuğuyla meşhur olan avukat, malum televizyon kanalıyla beraber tezgahı kurup oradan güya bize kan kaybettirecekler. İş tamamen ayağa düşmüş vaziyette ama bunların işi gücü bu değil ki tamamen değişik bir yalan uydurmak suretiyle acaba biz ülke genelindeki meşruiyetimizi nasıl kazanabiliriz diye bakıyorlar.'

Konuyla ilgili kaymakam ve belediye başkanını dinledikten sonra 'Siz yine de bir araya gelin, durumu değerlendirin' dediğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Adamlar HES ile ilgili boruları almışlar, işlemlere başlamışlar, ondan sonra üstüne yol geçecek, türbinleri sipariş etmişler. Şimdi bunların vatanseverlik diye bir şeyi olabilir mi? Burada olsa olsa tek sıkıntı, 'su debisi nedir?' noktasında... Bu HES hakikaten su debisini azaltacaksa o zaman DSİ buna neden müsaade etmiş, ayrı bir konu. Bu tartışılır fakat dert bu değil, dert başka.' diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi