Karabük Emniyet Müdürlüğü İl Trafik Tescil Ve Denetleme Şube Müdürlüğü'nde 4 yıl görev yaptıktan sonra 2016 yılında emekli olan evli ve 2 çocuk babası Aydın Küçükali, kentte kimsenin yapmadığı direksiyon deri kaplama işini yapmaya karar verdi. Küçükali, deri dikiş makinesi ve deri ürünleri alıp evinde 3 yıl boyunca bu işi öğrenmeye çalıştı ve başardı. Yeşil Mahalle Atatürk Bulvarı üzerinde bir atölye açan Küçükali, 'Derinin en büyük handikapı güneş ışınları. Sürücülerin el, avuç içlerinin terlemesi daha az zarar veren bir durum. Bu yüzdende direksiyon kaplamaları kolay deforme olabiliyor. Bu işi yapabilirim dedim. Bu işi Karabük'te yapanın olmadığını öğrendim. Maddi anlamda yatırım yaptım. 3 yıl gibi bir zaman harcayarak bu işi öğrendim. Çok kaliteli değil de farklı malzemelerle çalışarak bu işi öğrenmeye çalıştım. Çok fazla bir para harcadığımı zannetmiyorum. Bir mesleği öğrenmek için maddiyat aramayacaksın. Maddi anlamda zararın da olsa sonunda bir meslek ediniyorsun. Şu anda yapmış olduğum işte her türlü garantiyi verebiliyorum. Hata var diye bugüne kadar gelen olmadı, bundan sonra da geleceğini zannetmiyorum.
'HAKİKİ DERİ Mİ YOKSA SUNİ DERİ Mİ?'
Sürücülerin isteklerine göre direksiyonlara suni ve hakiki deri kaplaması yaptığını belirten Küçükali, 'Suni deri hem dayanıklı hem de herkesin kesesine uygun. Mesela ticari araçlarda kesinlikle hakiki deri kullanmıyorum, tavsiye de etmiyorum. Ticari araçlar genellikle gün boyu ve değişik sürücüler tarafından kullanılan araçlar. Bu araç sürücülerinin elleri terliyorsa dayanıklılık açısından hakiki deriyi kullanması biraz zor. Hakiki derinin eldeki teri ya da kimyasal parlatıcıları emme özelliği daha fazla. Dolayısıyla dayanıklılık ömrü kısalıyor. Kimyasal parlatıcılar hakiki deride çok zararlı. Direksiyonu deri kaplama olan sürücüler, oto yıkamacıları kimyasal parlatıcı kullanmamaları konusunda uyarması gerekiyor'' dedi.
'İSTENİLDİKTEN SONRA ÇOK FARKLI ŞEYLER YAPABİLİRLER'
İnsanların mutlaka sevdiği bir işi yapması gerektiğini ifade eden Küçükali, 'Ben mesela 30 yıl trafik polisi görevimi severek yaptım. Emekli olmak zorunda kaldık. Seveceğim bir iş yapmaya özen gösterdim. Zor bir iş ama severek yaptıktan sonra zorluğu kafaya takmıyorsun. Yaptığın işten zevk alıyorsan ve karşı taraf da beğeniyorsa o zaman mutluluk senindir. Her gittiğim yerde yeni bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum. Öğrenmenin yaşı yok. Her gittiğim yerde bir şey öğreniyorum. En iyisini yapmaya gayret ediyorum. İnsanlar emekli olduktan sonra boş durmasınlar, istenildikten sonra çok farklı şeyler yapabilirler.''