Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Cumhuriyet Gazetesi'nin yazar ve yöneticilerinin, FETÖ/PDY'ye yardımdan yerel mahkeme kararının temyiz incelemesini tamamladı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi cezalarının infazının durdurulmasına karar verdi. Kandıra'da bulunan 1 Nolu T Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan Önder Çelik, Güray Tekinöz, Musa Kart, Hakan Karasinir ve Mustafa Kemalgüngör saat 20.30 sıralarında serbest bırakıldı. Cezaevi önünde bekleyen yakınları ile serbest kalan yazarlar kucaklaştı.

'FETÖ İLE İRTİBATLANDIRILDIK'

Karikatürist Musa Kart, cezaevi çıkışında açıklama yaptı. Kart konuşmasında, 'Mizah duygusunu kaybetmiş ülkelerde yaşamak zordur ama her şeyin mizah olduğu ülkelerde yaşamak daha da zordur. Ne yazık ki her şeyin mizah olduğu dönemden geçiyoruz. Dava dosyamıza da bakıldığında bu görülecektir. Çağdaş hukuk devletlerinde insanlar önce yargılanır, sonra cezalandırılır. Bizde tam tersi oldu. 9 ay Silivri'de tutuklu kaldıktan sonra hakim karşısına çıkabildik. Yani peşinen cezalandırıldık. Bakın bizim için 30-40 yıl ceza isteminde bulunan savcı FETÖ terör örgütüne üye olma suçlamasıyla yargılanıyor. Hakkında müebbet hapis cezası isteniyor. FETÖ ile irtibatlandırıldık. Çünkü tatil rezervasyonu için bir seyahat şirketini aramıştık. Aynı dosyadan yargılanan ve 5 yıldan fazla ceza istenen arkadaşlarımıza Yargıtay'a gitme hakkı verilmişken bizler yani 5 yıldan az ceza verilenler bu haktan mahrum bırakılmış ve ikinci kez cezaevine yollanmıştık. Üstelik Anayasa Mahkemesi Başkanı 'Hak ihlaline' işaret etmişken, Adalet Bakanı televizyonda 'Bir gün bile içerde kalmamaları gerekir' demişken, doğrusu bu kadar komiklik bir karikatüristin hayal gücünü aşıyor' dedi.

'YARGITAYIN VERDİĞİ BİR KARARLA YANLIŞTAN DÖNÜLDÜ'

Yargıtay'ın verdiği kararla yanlıştan dönüldüğünü belirten Musa Kart, 'Yaklaşık 4.5 ay önce Kandıra Cezaevi'ne girerken şöyle demiştik: Bu dava yani Cumhuriyet davası halkın vicdanında görülmeye devam edilecek. Nitekim öyle de oldu. Yargıtay'ın verdiği bir kararla yanlıştan dönüldü. Şimdi ömrümüzden çalınan aylar, yıllar üzerinden mağduriyet edebiyatı yapacak değiliz. Ama çağdaş bir hukuk devleti talebimizden vazgeçmiş değiliz ve bu konuda ısrarlıyız. Şu an özgürüz ama arkamızda Emre İper ile birlikte pek çok mağduriyet hikayesi bıraktık. Acilen adalet bekleyen insanlar bıraktık. Gazetecilerin korku iklimi yaratmak için cezaevine atıldıklarını artık herkes biliyor. Bunun doğru bir yol olmadığı artık anlaşılsın istiyoruz. Ayrıca bilinsin ve görülsün ki cezaevleri ne duruşumuzu bozuyor ne de gülüşümüzü' diye konuştu.

Ardından cezaevinden çıkan Cumhuriyet Gazetesi yazarları ve yakınları Kandıra yolu üzerinde bir restoranda yemek yedi.

Editör: Haber Merkezi