Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu sabah Hz. Ali Camisi'ne geldi. Yoğun bir kalabalığın olduğu camide bayram namazını kılan Erdoğan, daha sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu. 'İslam dünyası bayrama buruk girdi. ' diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti;
'Terörle vermekte olduğumuz mücadele, bunlar maalesef bayramı bayram gibi karşılamamızı engelleyen gelişmeler olmuştur. Arakan olayı farklı bir felaket içeriyor. Şu an 20 bine varan insanların Bangladeş'e geçiyor olması, köyler yakılarak evlerini terk ediyor olması, Müslümanların öldürülmesi, bütün bunlar insanlığın gözleri önünde oluyor. Maalesef insanlık bunlara duyarsız. Tekrar milletimiz birliği ve beraberliği temennisiyle mesajımı noktalayayım
'MACRON'UN AÇIKLAMALARINA CEVAP: TALEPLERİNİ REDDETMEK İSTEMEM
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Le Point dergisine verdiği röportajda bir dünya lideri olmanın göründüğü kadar 'havalı' olmadığını söylemişti. Macron, buna örnek olarak da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile sık sık görüşmesi gerekmesini göstermişti.
Erdoğan bu sözlere şöyle yanıt verdi:
'Doğrusu ben tabii ne demek istediğini çözme noktasında değilim. Onu sayın Macron'dan öğrenmek lazım. Benim bildiğim tek şey var; görüşme talebinde bulunduklarına göre, ben görüşme talebini reddetmeyi arzu etmem. Çünkü dostları çoğaltmak isterim ve bize olumsuz nazarla bakanları da azaltmak isterim. Fakat ben o dergiye verilende bir olumsuzluk değil tam aksine Türkiye'nin Cumhurbaşkanıyla görüşmenin onlar için bir artı değer olduğunu düşünürüm.'
ABD'YE SERT TEPKİ: BAŞLI BAŞINA SKANDAL
ABD'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mayıs ayındaki ziyareti sırasında Washington'da bulunan Türkiye büyükelçiliği konutunun önünde yaşanan kavgayla ilgili 15'i cumhurbaşkanlığı koruması, 19 kişi hakkında yargı sürecinin başlamasına karar verildi.
Erdoğan bu konuda şunları söyledi:
Bu başlı başına skandaldır. Amerika'da adaletin nasıl çalıştığının çok açık net skandal ifadesidir. BM Genel Kurulu'na gelen misafirleri Amerika Birleşik Devletleri'nin güvenlik ekiplerinin koruma sorumluluğu vardır. Amerika Birleşik Devletleri'nin koruma sorumluluğunu yerine getirmiyorsa orada bize karşı saldırıda bulunan bölücü terör örgütü PKK'nın mensuplarına karşı benim koruma görevlilerim görevini yapmayacak mı? Onlar da tabii ki bu saldırılar karşısında görevlerini ifa ettiler. Oradaki savcılık makamı Obama döneminden kalma ve bir savcıdır, böyle bir şu anda iddia hazırlamış olması vesaire bizi bağlamaz. Şu anda Dışişleri ve Adalet bakanlıkları gerekli görüşmeleri sürdürüyorlar. Bunları Sayın Trump'la da ayrıca görüşeceğiz ama bu gelişmeler iyi gelişmeler değil. ABD hala FETÖ'nün koruma altında olduğu bir ülke. Ben ne yapmaya çalıştıklarını anlamakta zorlanıyorum.'