Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, 'Başkanlık sistemi Türkiye'nin bir ihtiyacıdır. İvedilikle alınacak kararlar yürütme tarafından ivedilikle uygulanmalıdır.' dedi.
Topçu, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Gelişim ve İktisadi Düşünce Topluluğu tarafından düzenlenen '15 Temmuz, Başkanlık Sistemi ve Ortadoğu Politikası' konulu konferansta konuşma yaptı.
Türkiye'deki başkanlık sisteminin Amerika, Güney Amerika gibi olmayacağını ifade eden Topçu, 'Türkiye'nin değerlerini anlayan, insanımıza, bizim coğrafyamıza, bizim gibi bir başkanlık sistemi olacak. Bizim ihtiyaçlarımıza göre bir başkanlık sistemi olacak.' diye konuştu.
Parlamenter sistemin sıkıntılarının her dönem görüldüğüne dikkat çeken Topçu, şöyle devam etti:
'Eskiden bir söz vardı. 'Önce mülkiye, sonra Türkiye 10 yılda bir harbiye' derlerdi. Bu parlamenter sistemin eksikliklerinden ortaya çıkan durum. Koalisyon hükumetlerinin ülkeye kaybettirdiği, ekonomik kayıplar, siyasi çalkantılar, toplumun kamplaşması gibi durumlar. Canı sıkılan üç beş kişi bir araya gelir bir tane tabela bir de isim bulurlar, yatar bir kenara. Nasıl olsa yarın bir gün binde bire, binde üçe de ihtiyaç duyulur. Bir koalisyon olur veya bir ittifakla bende canımı meclise atarım. Bu kez mecliste pazarlıklar başlar. Ezcümle parlamenter sistem bizim ülkemiz için siyasi istikrarsızlık demek. Siyasi istikrarsızlık olduğu zamanda ekonominin çökmesi demek, kalkınmamızın durması demek, güdümlenebilir, yönetilebilir bir ortam olması demek.'
Parlamenter sistemde görevler ayrılığı diye bir şey olmadığına işaret eden Topçu, 'Diyelim ki bir parti tek başına veya koalisyon ile iktidar oldu. Bakanlar yasama ve denetim yapan organın içerisinden seçiliyor. Birlikte seçilen kişiler gidecek bakan olacak ve sende onu denetleyeceksin. Hükümetin istemediği bir konuda yasa yapacaksın. Meclis millet adına denetler, millet adına yasa yapar. Başkanlık siteminde istenen ve arzu edilen budur. Meclis, yasama, yürütme, yargı denilen erklere ayrılır. Parlamenter sistemde yasama, yürütme, yargının birbirinden ayrı olması doğasına aykırı. Çünkü yasa yapan yerden aynı zamanda yürütme çıkıyor.' şeklinde konuştu.
Parlamenter sistemin siyasi istikrarsızlık sağladığı gibi kuvvetler ayrılığı ilkesinin yerli yerine oturmasına da engel olduğunu vurgulayan Topçu, 'Başkanlık sistemi olunca ne olacak? Başkanlık sistemi olunca meclis, yürütme dışarıdan olacağı için, yürütme başkana bağlı olacağı için, başkanda bir tek sandıkta millete hesap vereceği için meclis oturacak hem yasa yapacak hem denetim yapacak.' değerlendirmesinde bulundu.
Başkanlık sistemine muhalefet yapılması
Başkanlık sistemine muhalefet edenlerin çeşitli nedenleri bahane ettiğine dikkati çeken Topçu, 'İşte 'eyalet sistemi olacak, şöyle, böyle olacak' diyorlar. Biz ne ABD ne Güney Amerika ne Fransa gibi olacağız. Bizim coğrafyamıza, bizim medeniyetimize, bizim ihtiyaçlarımıza uygun bir başkanlık.' dedi.
Çanakkale'de 7 düvelin Türkiye'ye karşı olduğunu, Cumhurbaşkanlığı seçiminde ise 72 düvelin Cumhurbaşkanına karşı birleştiğini savunan Topçu, 'Dışarıda herkes karşı çıkarken içeride 16 tane parti hiçbiri birbirine benzemez, bir araya gelerek bir aday çıkardılar. Onun da adını üç ayda söyleyemediler. Şimdi zaten bir kere mevcut parlamenter sistemimiz Cumhurbaşkanını halkın seçmesini kabul ettiği için başkanlık sistemi fiilen başladı. Şimdi parlamenter sistemin eksikliği diyoruz ya yüzde 24 alan adam sabah akşam konuşuyor. Tepeden tırnağa olmadık negatif laflar söylüyor. Yüzde 52 almış adam dışarıda yedi düvele karşı, içeride birleşmiş 16 partiye karşı, hatta kendi içindekilere karşı. Yüzde 52 almış adama sen konuşma diyorlar.' ifadelerini kullandı.
Başkanlık sistemi için yapılan eleştirilerin karşılığı olmadığını vurgulayan Topçu, şunları söyledi:
'Muhalefetlerin söylediği 'eyaletlere bölüneceğiz' asla. 'Bayrağımız 5-6 tane olacak' asla. 'Vatan' asla. Çünkü uzun adam her konuşmasında Rabia diyor. Tek devlet, tek millet, tek bayrak, tek vatan. Eyaleti nereden çıkarıyorsunuz? Peki başkanlık sitemi gelince ne olacak? Yasama yürütmeden ayrılacak. Yani meclis yürütmeyi denetleyecek ve kanun yapacak. Bu kadar basit, cilt cilt kitaplarla laflarla anlatmaya gerek yok. Endişe 'bölüneceğiz', bölünmeyeceğiz. Endişe 'eyalet olacağız', olmayacağız. Dert ne? Dert şu, parlamenter sistemi mevcut yapılar için besleme organı gibi hareket ediyor. Adam üç beş oy alıyor. İşte yüzde 24 oy alıyor. Sabah akşam yüzde 52 oy almış adama hepimizin gözüne baka baka negatif bir siyasi çizgi çiziyor. Ondan sonra duruyor duruyor 'diktatör' diyor. Diktatör sensin. Sen onun aldığı oyu alsan demek Allah etmeye, evin yolunu unutacaksın. Mevzu bu kadar basit. Başkanlık sistemi Türkiye'nin bir ihtiyacıdır. İvedilikle alınacak kararlar yürütme tarafından ivedilikle uygulanmalıdır.'
Başkanlık sistemine ihtiyacın 15 Temmuz gecesi çok net şekilde ortaya çıktığını belirten Topçu, '15 Temmuzu hatırlayın. Devletin başı 'çıkın, ikbalinize ve istikbalinize sahip çıkın' dedi. Çoluk çocuk sokaklara fırladı. İşte budur. Her olay karşısında hızlı karar alacak. Direkt siz seçeceğiniz için sandıkta da işinize gelmedi mi aşağı indireceksiniz. Beş yıl sonra gelecek size hesap verecek. Bunun dışında şöyle veya böyle eleştiriler lafügüzaf. Bir tek dert var Tayyip Erdoğan'a Allah ömür verdikçe bu muhalefet olanların hiçbirinin başkan olma şansı yok.' dedi.
Konferansa katılan AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu ise başkanlık sisteminin bir ihtiyaç olduğunu, konun konuşulmaya başlandığını, bunun için en doğru modelin belirlenmesi için herkesin katkı sunması gerektiğini söyledi.
Konferansa, Rize Valisi Erdoğan Bektaş, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Hüseyin Karaman, öğretim görevlileri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.