Tokat'ta, inşaat firmasında satış danışmanı olarak çalışan Tayfun Dal ile Gaziosmanpaşa Üniversitesi Turhal Meslek Yüksek Okulu'nda öğretim görevlisi olan Umut Saray, 4 yıl önce hobi olarak büyükbaş kafataslarından süs eşyası yapmaya başladı. Talep üzerine sipariş almaya başlayan Tayfun Dal ve Umut Saray, hayvan kafataslarını seçtikten sonra boya ve vernik gibi aşamalardan geçiriyor. Görüntüsüyle ilgi çeken çalışmalar genellikle duvarları süsü oluyor. Ürünler 750 ila 1500 TL arasında satılıyor.
'SİPARİŞLERİ YETİŞTİREMİYORUZ'
Yapacakları ürünü yerinde görüp seçtikten sonra işlemlere başladıklarını ifade eden Tayfun Dal, 'Görsel ve simetri açısından kafatasının iyi olması lazım. Her ürün vitrine konulmuyor. Belirli aşamalardan geçtikten sonra, arındırma, kimyasal ve kurutmadan sonra gerekli rötuşları yapıyoruz. En son rötuşlardan sonra boyama ve vernik işlemlerini yapıp, ürünü sevenlere sunuyoruz. Bir ürünü vitrine koyma süreci yaklaşık 1 ay sürüyor. Tabi ki hava şartları da önemli. Biz bu işle 4 yıldır uğraşıyoruz. Çevremizdeki insanların ilgi ve alakası doğrultusunda gelen taleplerden dolayı bunu profesyonel olarak yapmaya başladık. İlgi ve alaka çok. Genelde kafe, bistro ve büyük otellerden talep alıyoruz. İnsanların farklı obje olmasından dolayı merakı var. Halkın talebi yüksek. Şu anda siparişleri yetiştiremiyoruz. Yapımı zaman gerektirdiği için biraz yoğunluk yaşıyoruz' dedi.
'BU SANAT ESKİ TÜRKLERE DAYANIYOR'
Gaziosmanpaşa Üniversitesi Turhal Meslek Yüksek Okulu'nda öğretim görevlisi Umut Saray ise bu işe hobi olarak başladıklarını belirterek, 'Bu sanat, milattan önceye dayanan bir sanattır. Biz bu işe hobi olarak başlamıştık. Çevremizden de isteklerle biraz daha talep arttı. Talebin artmasının ardından satış haline getirdik. Fuarlara gidip, halka sunuyoruz. Vatandaşların da ilgisini çekiyor. Bu sanat eski Türklere kadar dayanıyor. Bu Türk kültüründe var. Eskiden hükümdarların arkasına asıyorlarmış. Güç ve kudretin simgesi olarak. Aynı zamanda da evlerin girişlerine de asarlar. Kötü ruhların gelmemesi ve nazar için olduğuna inanılıyor. Tabi bu başka kültürlerde de var. Milattan önce 5 bin yıllara kadar gidiyor. Biz bunu dizi ve filmlerde gördük. Dikkatimizi çekti. 'Bunu yapabilir miyiz?' diye düşündük. Baktık, yapabildiğimizi fark ettik. Biraz uğraş istiyor ama 2 arkadaş kafa kafaya verdik. Bunu başardık. Güzel bir şey oldu' dedi.