Yunus Emre Enstitüsü (YEE) tarafından düzenlenen Türk Filmleri Haftası için Üsküp'te bulunan Demirtaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Üsküp'e ilk kez filmin yönetmeni Onur Tan'ın ısrarı ile geldiğini ve hala Osmanlı izleri taşıyan bu şehre hayran kaldığını ifade etti.
Ohri'yi de gezdiklerini ve özelikle tarihi dokuyu çok beğendiklerini anlatan Demirtaş, filmi burada çekmeye karar verdiklerini aktardı.
'Bal Kaymak' filminin geçen hafta televizyonda yayınlandığını ve gün dördüncüsü olduğunu söyleyen Demirtaş, tüm televizyonlarda tüm programlar içerisinde dördüncü sırada yer almanın önemine dikkati çekti.
Demirtaş, 'Bal Kaymak' ile Frankfurt Film Festivali ve Malatya Film Festivali'nde ödüller aldıklarını anımsatarak, halen birçok festivalin kendilerini davet ettiğini ve bunun hem Türkiye için hem de Kuzey Makedonya için çok iyi olduğunu ifade etti.
Filmin, Türkiye ile Kuzey Makedonya arasında çok güzel bir köprü olduğunu dile getiren Demirtaş, 'Bu filmi biz aldık ve hem Kuzey Makedonya olarak hem de Türkiye olarak kültür ambarımıza koyduk. Buna beraber sahip çıkacağız.' dedi.
Demirtaş, bu tarz projelerin devamının getirilmesi için kültürle ilgili kurumların daha fazla destek olması gerektiğini belirterek, 'Bizim yapmış olduğumuz şey, bir nevi Kuzey Makedonya'nın tanıtım filmi gibiydi.' diye konuştu.
'Aile filmlerinin sinemada maalesef seyircisi yok'
Aile filmlerinin 1970-1980 yıllarında çok revaçta olduğunu, ancak 2000'lerden sonra özel televizyonların açılmasıyla müzikte de televizyonda da sinemada da taleplerin farklı olmaya başladığını anlatan Demirtaş, Türk sinemasının biraz daha komediye yöneldiğini ifade etti.
Demirtaş, Türkiye'de yaşayan insanların aile terbiyesini, kültürünü ve eğitimini hala muhafaza ettiğini söyleyerek, 'Bu alana çok fazla yapımcının girmediğini zaten tespit etmiştim. Bu alana yönelmek istedik. Sayın Cumhurbaşkanımızın da 'Neden aile filmleri çekilmiyor?' diye bir lafı vardı. Onu da kendimize biraz şiar aldık. Bu vesileyle bu işin içine girmiş olduk. Şunu gördük ki aile filmlerinin Türkiye'de televizyonda seyircisi var ama sinemada maalesef seyircisi yok.' ifadelerini kullandı.
'Dünya sineması vermek istediği herhangi bir mesajı sinema üstünden veriyor'
Aile filmlerinin devam ettirilmesi gerektiğinin altını çizen Demirtaş, 'Çünkü dünya sineması vermek istediği herhangi bir mesajı sinema üstünden veriyor. Eğer biz onların silahlarıyla kendimizi kuşatmazsak gerçekten kültür emperyalizmi dediğimiz şeyin freni patlamış bir kamyon gibi aşağı gitmeye başlarız.' dedi.
Demirtaş, Kuzey Makedonya'da gelecek ay YEE ile birlikte Giffoni Makedonya Gençlik Film Festivali'ne (Giffoni Macedonia Youth Film Festival) katılacağını aktararak, YEE'nin Türkiye'nin buradaki kültür elçiliğini yaptığını ve bu vesileyle birlikte bu festivale katılmaktan mutluluk duyacağını ifade etti.
Türkiye'nin bundan sonra kolektif akılla hareket ederek yurt dışındaki imajını daha doğru belirleyebilmek için çalışmalar yapılması gerektiğini savunan Demirtaş, 'Zaten yurt dışına sattığımız birçok sinema filmimiz, birçok dizi filmlerimiz var. Eskiden biz Brezilya'dan filmleri alırken şimdi dünyaya dizi ihraç eden bir ülke olmaya başladık. Bu noktada vereceğimiz mesajların çok net olması lazım.' değerlendirmesinde bulundu.
