MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 31 Mart Yerel Seçim sonuçları sonrasında partisinin başarılı olduğu belediye başkanlıklarına başlattığı teşekkür ziyaretleri kapsamında Amasya'ya geldi. Bahçeli, Amasya Belediye Başkanlığı'nı kazanan Mehmet Sarı ve partililer tarafından kent girişinde karşılandı. Bahçeli ardından Amasya Belediyesi'ni ziyaret etti. Burada belediye başkanı Sarı'yı makamında ziyaret edip, yapılacak çalışmalarla ilgili bilgi alan Bahçeli, belediye binası önünde kendisini bekleyen vatandaşlara hitaben konuşma yaptı.
31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri'nde Amasya'da tarihi bir duruş gösterildiğini ve MHP'ye muazzam bir destek verildiğini söyleyen Bahçeli, Amasya'da bir çığır açıldığını milli bir çağrıya cevap bulunduğunu belirterek, 'Verdiğiniz müstesna desteğe layık olabilmek için insan üstü bir gayretle görevimizi yerine getireceğiz. Amasya'ya mahçup olmayacağız. Amasya'nın hedeflerinden taviz vermeyeceğiz' dedi.
'HİÇBİR BASKI TÜRKİYE'YE SÖKMEYECEK'
Bahçeli, 100 yıl önce verilen kurtuluş mücadelesinin Türk milletinin yüz akı, milli aklın varoluş ahlakı olduğunu kaydederek, 'Bugün ülkemize yönelik kurulan tuzakla Amasya genelgesindeki şuurla bakıyoruz. Manda ve himaye özlemi çekenlere Erzurum ve Sivas kongrelerinin atılgan ve çevik tavrıyla cephe alıyoruz. Dün 7 düvel üzerimize geldi yine bu milleti yenemediler, yine bu milleti deviremediler. Bugün terör örgütlerinin hunhar eylemleri yine sonuç vermeyecektir. Sahnelenen küresel oyunlar amacına ulaşamayacaktır. Yazılan bölgesel senaryolar yırtılıp atılacaktır. Kurgulanan ekonomik komplolar, planlanan veya tedavüle sokulan yaptırım tehditleri gene milletin azim ve kararlığı ile tesirsiz hale getirilecek, hiçbir baskı Türkiye'ye sökmeyecek, işlemeyecektir' diye konuştu.
'BU KILIÇDAROĞLU NEREYA KOŞMAKTA'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu'na tepki gösteren Bahçeli şöyle konuştu:
'Özellikle CHP genel başkanının Afyonkarahisar'da dün yapılan CHP'li belediye başkanları çalıştayında yapmış olduğu konuşma amaçsız siyasetin çarpık bir numunesidir. Konuşmasının tek bir yerinde Türkiye'nin terör sorunundan bahsetmemiş, tek bir satırında karşı karşıya olduğumuz ağır tehditlerle ilgili görüş paylaşılmamıştır. Bu durum CHP adına ayıptır, utanç vericidir. CHP Genel Başkanı'na Amasya'dan açık soruyorum; terörle mücadele hakkında ne düşünüyorsunuz? Hangi plan ve hazırlık ve önerilere sahipsiniz? 22 Temmuz 2015'ten bu tarafa kaç şehit verdiğimizden haberiniz var mı? Sarımsağın yüzde 89, salçanın yüzde 90, çocuk bezinin yüzde 40 zamlandığını söylüyorsunuz da, terörle mücadelenin artan maliyetlerini, bombaya, mermiye askeri operasyonlara harcanan paraları hiç duydunuz mu? Hiç hesap ettiniz mi? Türkiye ateşten gömlek giymişken, siz hangi yüzle konuşuyorsunuz ? Mili bekamızın soğan kadar da mı değeri yoktur. Bu Kılıçdaroğlu nereye koşmakta, kimlere hizmet etmektedir ? PKK'ya diyet borcu varsa söylesin, kurtaralım, kendisine omuz verelim. FETÖ'nün boyunduruğu altındaysa 'imdat' desin yardım edelim, elinden tutalım, düştüğü çukurdan çekip çıkaralım.'
'BU CHP HANGİ ÜLKENİN PARTİSİDİR'
Teröristlerin kanlı eylem nöbetinde olduğunu, sınır ötesinde oyun olduğunu fakat CHP'den ses çıkmadığını belirten Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Bu CHP hangi ülkenin partisidir. Bu CHP kimlere tekmil ve selam vermektedir. CHP tanınmaz haldedir. Aziz Atatürk'ün kemiklerini de sızlatmaktadır. Kılıçdaroğlu ne kadar 3 maymunu oynasa da sınır ötesinden kaynaklanan terör tehdidi Türkiye'yi bir karar arifesine kadar taşımıştır. Kaldı ki taşımak da zorundadır. Türkiye'nin ve Kıbrıs Türklüğünün sinir uçlarına basan sabrını zorlayan, tahammül sınırını test eden vahim gelişmeler karşısında varoluş, yok oluş mücadelesinin eşiğinde olduğumuz açıktır. Mili haklarımızı savunamazsak, milli bekamızı koruyamazsak bu coğrafyada bu millet yapısıyla bu devlet sistemiyle ayakta durmamız hayat bulmamız mümkün değildir. Türkiye'yi önce kafese alıp ardından zincire vurmak istiyorlar. Bu yüzden vatanımız hedeftir. Milli birliğimiz, mili varlığımız saldırıya uğramaktadır. Bağımsızlığımız ve bekamız ateş hattındadır. Fakat teslim olmayacağız, alttan almayacağız, göz yummayacağız.'
GÜVENLİ BÖLGE KURULMASI ÇAĞRISI
Teröristlerin Suriye'nin kuzeyinde olduklarını ifade eden Bahçeli, 'Karanlık hesaplar Irak ve Suriye'nin kuzey tarafındadır. İnsanlık düşmanları bilhassa Fırat'ın doğusunda cirit atmakta, tahriklerini ve provokasyonlarını sürdürmektedir. Buna 'dur' demenin engel olmanın zamanı gelmiş hatta geçmektedir. Suriye'nin kuzeyinde acilen derinliği 30 kilometreyi bulan bir güvenli bölge kurulmalıdır. Bu bölge terörden tamamen arındırılmalı, denetim ve kontrolü Türkiye'de olmalıdır. PKK ve YPG'li caniler silahlarını derhal teslim etmelidir. Terörden arındırılan ve güvenliği sağlanan alanlara ülkemizde misafir olarak bulunan Suriyeli sığınmacılar peyderpey gönderilmeli ve yerleştirilmelidir. Başka bir seçenek yoktur ve artık kalmamıştır' dedi.
'ABD SAMİMİ VE DÜRÜST DEĞİLDİR'
Bahçeli, güvenli bölge ile ilgili düşüncelerini 2012'den beri seslendirdiklerini de hatırlatarak şunları söyledi:
'Amacımız Türkiye'nin güvenliğidir. Bugünü kadar Fırat'ın doğusuna yapılacak operasyonlar 2 defa ertelenmiştir. Her seferinde yeni bir oyalama sürecine maruz kaldığımız açıktır. Geldiğimiz bu aşamada oyalanmaya, aldatılmaya, yalanlarla avutulmaya tahammülümüz kesinlikle yoktur. Türkiye'nin meşru, hukuki ve beka hassasiyetine uygun, güvenli bölge hedefi ya karşılanmalı ya da Fırat'ın doğusu ateşe verilmeli, Türk milletinin kudreti hainlerin tepesine inmelidir. Bıçak kemiğe çoktan dayanmıştır. Ne var ki ABD samimi, dürüst değildir, yapıcı ve dostane bir tavır içinde görünmemektedir. 22 Temmuz 2019 Pazartesi günü ülkemize gelen ABD'nin Suriye özel temsilcisinin önerileri elbette ki makul ve güvenlik ihtiyaçlarımızı karşılamaktan uzaktır. Özel temsilci Türkiye ile görüşmeler yaparken ABD'nin Ortadoğu'dan sorumlu Merkez Komutanı'nın Suriye'nin kuzeyinde aranan teröristlerle samimi görüntüler vermesi tam bir izansızlık, pervasızlık ve tutarsızlıktır. ABD Türkiye ile terör örgütünü eş zamanlı idare etmektedir. Bu pişkinliğin ve ahlaki düşkünlüğün kabulü mümkün değildir.'
'DÜNYA ABD'DEN İBARET DEĞİLDİR'
Dünyanın ABD'den ibaret olmadığını ve F-35'ten mahrum olmanın her şeyin sonu olmadığını da dile getiren Bahçeli şöyle dedi:
'Milli güvenliğimizin savunulması, milli tezlerimizin kabulü için siyaset ve diplomasi kanalları muhakkak kullanılmalıdır. Ancak bu kanallar açık olmasına rağmen oyalama devam edecekse bizzat devreye girip cesaretle harekete geçmek Fırat'ın doğusunda hainlere öldürücü darbeyi indirmek, Türkiye için bir beka ve onur meselesidir. Gecikirsek kaybederiz, taviz verirsek zayıf düşeriz. Türkiye kendi söküğünü dikmeye, kendi kaderine yön vermeye muktedirdir. Fırat'ın doğusundaki Irak'ın kuzeyindeki hain ve haşerat yuvaları dağıtılmalıdır. Irak'ın kuzeyinde icra edilen Pençe Operasyonu Türkiye'nin kararlılığının ispatıdır. Rüzgar eken fırtına biçecektir. Hiç kimse hesap hatası yapmasın. Hiç kimse yalan ve yanlış heveslerin peşine düşmesin. Türk milleti vatanını muhafaza edecektir. Türkiye meşru ve hukuki haklarına korkusuzca sahip çıkacaktır. S-400 alıyorsak ülkemizin güvenliği içindir. Suriye'nin kuzeyinde güvenli bölgenin tesisini istiyorsak varlığımız ve egemenlik haklarımızın güvenceye kavuşturulması amacıyladır. Fırat'ın doğusuna F-16 olup uçacaksak, obüs olup patlayacaksak, bomba olup yağacaksak, ateş olup yakacaksak bunun icazetini de hiçbir yerden almayız, hiç kimseye de sormayız sormayacağız. Dünya ABD'den ibaret değildir. F 35'ten mahrum olmak her şeyin sonu değildir. Geçmişte kendi yolumuzu çizmeyi başardık, yine yaparız, yine başarırız çünkü biz Türk milletiyiz' diye konuştu.
Bahçeli konuşmasının ardından, düzenlenen yemek programına katıldı.