Geçtiğimiz günlerde bir köşe yazarının gündeme taşıdığı asılsız bir iddia ilgili RTEÜ Dekan V. Prof. Dr. Şaban Şimşek bir açıklama yaparak konunun aslını kamuoyuna duyurdu.
Dekan olarak şahsen kendisi ve ilgili dekan yardımcıları Dr. Berna Dursun ve de ilgili bölüm başkanı olarak Dr. Engin Dursun defaatle görüşmeler yapmalarına rağmen ne yazık ki Kadın Doğum Kliniğinde uzun süredir yaşanmakta olan idari sorunu çözülmediğini vurgulayan RTEÜ Dekan V. Prof. Dr. Şaban Şimşek; 'Kliniğimizde yaşanan huzursuzluk ılımlı adımlarımızla maalesef giderilememiştir. Bu sebeple, prensip olarak bu tür meseleleri her zaman meslektaşlık hukuku içerisinde dostane usullerle halletmek yolunu seçen bir anlayışa sahip olmama rağmen istemeyerek de olsa durumu resmen değerlendirmek ve aynı zamanda karşılıklı yapılan şikayetleri cevapsız bırakmamak üzere ön inceleme başlatılması zarureti doğmuştur. Bu süreçte, sorunun ana kaynağının kliniği idare etme noktasında olduğu izlenimi edinildiği için 'görülen lüzum üzerine' ibaresiyle ilgili ana bilim dalı başkanı geçici olarak görevden alınmış (muhataplarının rencide olmaması babında 'ön inceleme' sonucu beklenmiş ve başkaca bir açıklamaya yer verilmek istenmemiştir) ve dekan olarak uhdeme geçirilmiştir. Böylece hemen hepsi birbiriyle sorunlu olan, insanlar arası iletişimin büyük ölçüde kaybolmuş olan klinikteki elemanların ana bilim dalı başkanının herhangi bir baskısını hissetmeden ifade verebileceği düşünülmüştür. Sonuçta bu görev, dekan olarak çok yoğun mesaim dolayısıyla fiilen layıkıyla yürütülemeyeceği düşüncesiyle ilgili kliniğin idari-akademik olarak bağlı olduğu Cerrahi Tıp Bilimler Bölüm Başkanlığı'na vekaleten tevdi edilmiştir. Mezkur cerrahi bölüm başkanı görevini, benim adıma vekaleten, tamamen idari anlamda yani hizmetin sunumunun ve eğitimin planlanması, muayenelerin zamanında başlaması, ameliyatların geri kalmaması, hastaların mağdur olmaması için kliniğin sevk ve idaresini, cansiperane yürütmüş, mevcut doçentlerin bu yeni görevlendirme süresince kutsal mesleğimizin umdeleriyle asla bağdaşmayacak sorumsuz davranışlarıyla kliniği hizmet ve eğitim yönünden tamamen yalnız bırakmalarına rağmen layıkıyla ve özveriyle yürütmeye çalışmıştır' dedi.
ÜÇ GÖRÜŞME YAPILDI LAKİN!
Bu arada, bu geçici durumu normale çevirmek, dekanlığın fakültenin sevk ve idaresindeki sorumluluğunu yerine getirmek üzere de hoca arayışına girdiklerini ifadeden Şimşek; 'Bir profesör adayı bulduk ve bizzat adayı rektöre takdim ettik. Daha sonra bu konuda ikisinde dekan yardımcılarının da olduğu üç görüşme daha yapıldı. Adı geçen hoca ve yanında tüp bebek merkezi için getireceği iki öğretim üyesi daha tarafımdan açık taahhüt verilmesine ve de buna bu şekilde bir çözüm getirmezsek biz fakülteyi idare etmeye psikolojik olarak imkan bulamayız, otoriteyi sağlayamayız dememize rağmen hiçbir somut kanıt-sebep gösterilmeden çözüm önerimiz reddedilmiştir. Fakülte yönetimi olarak çok açık bir şekilde refüze edilmiş ve kadro ilanına kesinlikle gidilmeyeceği söylenmiş, sonuç itibarıyla maalesef ilgili klinikteki kaosa çözüm getirmemize bir katkı sağlanmamıştır' diyerek yaşanan soruna açıklık getirdi.
BAŞKA KALICI BİR ÇÖZÜM YOLU GÖRÜLEMEMEKTEDİR
Şimşek açıklamasını şöyle tamamladı; 'Bu süreçte Rektörlük tarafından kadın doğum asistanı dahil pek çok öğretim üyesiyle ve özellikle mezkur iki doçentle (Dr. Y.B.T, Dr. G.B) bizzat rektörlükçe temaslar kurulmuş (Raporlu-yatak istirahatlıya da değil, istifaları hemen yanlarındaki ve aynı zamanda normalde vermeleri tamamlamak makam olan dekanlık yerine 7 km uzaklıktaki rektörlüğe verilmesi ve idarece bu işlemin kabul edilmesi dahil) ancak bu ve benzeri davranışlarla soruna çözüm getirmek bir yana inceleme raporunda da belirtildiği üzere Kliniği gereğince idare edemeyenlere arka çıkılıyormuş intibaı uyandırılmış, dekanlık muhataplıktan çıkartılarak idare etmedeki etkinliği zafiyete uğratılmıştır. Gelinen noktada, Dekanlık olarak bugünkü uygulamadan ve adına geçen profesör adayın (başka aday yoktur. Bulunursa o da kabulümüzdür)) kadroya alınıp ilgili kliniğin başına getirilmesinden başka kalıcı bir çözüm yolu görülememektedir. Mevcut iki doçentle, sürekli acil ameliyat (!) yaptıkları ya da hasta veya raporlu oldukları için iletişim dahi kurulamamakta, eğitim öğretim ve hizmet anlamında kendilerinden istifade edilememektedir. Anabilimdalı başkanlık görevinin, ön inceleme raporunda da belirtildiği üzere kifayetsiz addedilen ve birlikte hareket ettikleri kaydedilen bu iki doçent yerine mevcut yardımcı doçentlerden birine devrinin, zaten bu iki doçentle husumet içerisinde oldukları ve de akademik hiyerarşi açısından tıp etiğine uymayacağı için çözüme bir katkı sağlamayacağı ve hatta sorunu daha da büyüteceği düşüncesindeyiz. Sonuç itibarı ile Dekanlık olarak getirdiğimiz ve getirmek istediğimiz çözüm yolları rektörlükçe uygun görülmediğine göre rektörlüğün uygun gördüğü hukuki, idari ve pratik çözüm önerisini ve / veya üst amir olarak emirlerini, ilgili eğitim-öğretim ve hizmet sunumu olması hasebiyle aciliyet arz etmesi, dahası olayın idare mahkemesine taşınması dolayısıyla gecikmeye meydan verilmemesi babında, doğabilecek sakıncalardan korunmak üzere ivedilikle Dekanlığımıza bildirilmesi istendi. Mesele budur'