Karadeniz'in termal ve kış turizmi için yeni turizm destinasyonu alanı olarak belirlenen ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca 'örnek yayla' modellerinin uygulanacağı iki noktadan biri seçilen doğal sit alanı Rize'nin İkizdere Vadisi Gürdere ve Cevizlik köyünde açılması planlanan ve 16 milyon tona yakın taşın alınacağı bazalt ocağı projesi tepkilere yol açtı.

Yeşil vadinin doğal güzelliğinin yok olacağını, köylerinin ellerinden gideceğini savunan yöre halkı, 'yatırıma değil, yanlış yer seçilen taş ocağına karşıyız' mesajı ile nöbete başladı. Köylerinde çay ve bal üretimi yaptıklarını anlatan bölge halkı, İyidere'de deniz doldurularak yapılacak lojistik liman projesi için planlanan taş ocağının daha yakın, daha az maliyetli ve doğaya zarar vermeyecek başka bir alanda açılmasını istiyor.

Gergin anların da yaşandığı alanda iş makinelerinin çalışması durunca tansiyonda düştü.

Heyet, Yöre Halkını Dinledi
Rize Valisi Kemal Çeber, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Rize Milletvekili Hayati Yazıcı, Rize Milletvekili Osman Aşkın Bak, AK Parti Rize İl Başkanı İshak Alim, İkizdere Kültür Merkezi'nde yöre halkı ile bir araya geldi.

Basına kapalı gerçekleştirilen toplantının ardından heyet, taş ocağı açılmak istenen alanda incelemelerde bulundu, vatandaşları dinledi. İkizdere Belediye Başkanı Hakan Karagöz de heyete bilgi verdi.

Yazıcı: Daha Önce Toplanıp Hemşerimizi Bilgilendirmiş Olsaydık Bu Olaylar Olmazdı
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Rize Milletvekili Hayati Yazıcı, İyidere Lojistik Merkezi'nin Türkiye'nin büyük ve özellikle Karadeniz'in önemli projelerinden olduğunu söyledi.

Rize'deki Uyuşturucu Operasyonunda 2 Tutuklama Rize'deki Uyuşturucu Operasyonunda 2 Tutuklama

Vatandaşların ve yöre halkının lojistik merkezinin yapımına ilişkin hiçbir itirazı ya da şikayeti söz konusu olmadığını söyleyen Yazıcı, 'Denizde dolgu olarak yapılacağından bu imar, 'bazalt' olarak nitelendirilen taşa ihtiyaç var. Hem deniz suyuna karşı dayanıklı, hem de özgül ağırlığı daha fazla olması itibariyle. Bunun için gözlem ve araştırma yapılmış. Bu gelişi güzel yapılan bir araştırma değil. Türkiye'de kamu yönetiminde devletin yönetim şeması içerisinde görevli yetkili birimler var. Maden İşleri Genel Müdürlüğü ile Ulaştırma Altyapı Bakanlığı'nın Altyapı İşleri Genel Müdürlüğü. Mevzuatın öngördüğü çerçevede ÇED düzenlemesi, rezerv alanları ve ulaşım dikkate alınmak suretiyle yapılan çalışmalar sonucu en uygun yer şu anda belirlenen yer. Cevizlik ile Gürdere arasında bulunduğumuz bu vadideki yer. Burada bilgi eksikliği var. Hemşerilerimize bu konuyu yüklenici firmada başlama tarihinde bilgilendirme olsaydı daha önce toplanıp hemşerimizi bilgilendirmiş olsaydık bu olaylar olmazdı diye düşünüyorum. En azında iyi niyetli hemşerilerimin böyle davranacağı kanısındayım.' dedi.

'Zarar Ziyan Konularının Mutlaka Görülür ve Gözetilir Olması Gerekir'
Yanlış ve eksik bilgilerle, dezenformasyon amaçlı yönlendirmelerle burada bir tepki ortaya konulduğunu kaydeden Yazıcı, şöyle konuştu:

'Şu da çok doğal, buradan taş alınacak, hendekler, dehlizler, gürültü oluşacak, buranın flora özellikleri, bal yetiştiriciliği, organik çay yetiştirmeye zarar verebileceği kaygısı doğmuş bu da çok doğal. Bunla ilgili ne tür önlemler alındı, çalışmanın ne biçimde olduğuna ilişkin daha önce valilikle bilgilendirme yapılmıştı. Biz de bugün tekrar gelip arkadaşları dinledik. Önce Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bölge Müdürümüz bilgi verdi, onları dinledikçe Vali bey açıklama yaptı. Yeni katılan hemşerilerimizin sorularını cevaplandırdık ve alanı gezdik. Hemşerilerimizin buradaki eyleme araç işlevi gören kaygılarının çok haklı olmadığı kanaati var. 'Suyumuz kesilir' diye kaygılanıyorlar. Bizim yönetim anlayışımızda böyle bir şey olamaz. Vatandaşın kazanılmış hakları neyse onla ilgili bu faaliyette olabilecek zarar ziyan konularının mutlaka görülür ve gözetilir olması gerekir.'

'Biz de Yeşil Konusunda Hassasiyet Sahibiyiz'
İkizdere Vadisi'ne dışarıdan gelenler olduğunu hatırlatan Yazıcı, 'Ayıplıyorum. Bunun ötesinde bir şey söylemeyeyim. Haklılık payı olsa amenna. Yeşil konusunda bizlerden daha fazla hassasiyeti olduğunu söylemeyeyim ama biz de yeşil konusunda hassasiyet sahibiyiz. Bunun için Orman Bakanlığımızın ne kadar ağaçlandırma yaptığını, Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın yaptıklarını burada anlatacak değilim. Yeşil ve doğa bizim simgesel özelliğimizdir. Onu öne sürmekle buraya gelip vatandaşı tahrik etme ve provakatif amaçlı girişimlerde bulunmanın doğru olmadığını, bunu vatandaşlık hukukuyla bağdaşmadığını, Türkiye sevgisiyle de örtüşmediğini ifade etmek istiyorum. Burada haksızlık varsa herkes görür. Elbette muhtarlarımız, komşularımız kanaatlerini bizlerle paylaştılar ve dinledik. Vatandaş burası toz toprak olur, organik çay üretemezsem ne olur diyor, bu tür kaygıları var. Yüklenici firma da çalışmalarını yürütürken çevreye mümkün ölçüde zarar vermeyecek önlemleri alacak. Hemşerilerimizin bu konuda haksızlığa uğramayacakları kanaati edindim' dedi.

'Bir Alternatif Alan Yok'
Taş ocağında değişiklik olması için bundan daha kaliteli veya eş değerde bir alan bulunması gerektiğini kaydeden Yazıcı, 'Bu tepkilerin ortaya konmasından sonra Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nden yeni bir ekip görevlendirildi. Onlar da kanaatlerini 27 Nisan'da bakanlığa sundular. Buraya geleceğimizi planladığımız için Altyapı İşleri Genel Müdürlüğü dün sabah bize brifing verdi. Bir alternatif alan yok. Ne tür taş kullanılacağını ifade ettim, rast gele bir taş değil. Deniz dolgusunda kullanılacak teknik özellikleri belirlenmiş en uygun rezerv alan burası bulundu. Buradaki ruhsat alan 97 hektar. 97 hektarın taş çıkartmak için faaliyete konu olabileceği, böyle bir şey yok. Nitelikli taşın bulunduğu alan 13 buçuk hektardır. Ruhsat konusu hektarla ilgilidir. Yüklenici firma 13 buçuk hektar alan içerisinde çalışıp en fazla 20 milyon metreküp taşı aldıktan sonra iş bitecek. 2023 yılının ortasında bitecek sonra da kapanacak ve eski haline getirilecek' diye konuştu.

Karagöz: İkizdere Halkı Olarak Asla Yatırıma Karşı Değiliz
Heyetin gerçekleştirdiği görüşmeleri değerlendiren İkizdere Belediye Başkanı Hakan Karagöz, 'İşin açıkçası bir hülle yapıldı. Bunu Vali bey de, bakan bey de kabul etti. Yöre halkı ve dernekler bu konuya dahil oldu, dava açtı ve iptal oldu. Daha sonra Rize'de yapılacak liman dolgusuna yapılacak bazalt malzemeyi bölgede 70 kilometredeki Cevizlik'te alınabileceği tespit edildi. Buralar vatandaşlarımızın yaşam alanları ve iki köyü direk etkileyecek. Dolaylı olarak da 4 köy ve iki mahalle direk etkilenecek. Buralarda yüzlerce ton organik çay yapılıyor, 8-10 ton bal üretiliyor, köylünün suları buradan geliyor. Haliyle tepki gösterildi, daha sonra valimiz, bakanlarımız, milletvekillerimiz duyarlılık gösterdi, gelip halkı bilgilendirdiler. Bu toplantılar sürecin daha sağlıklı ve bilinçli yürütülmesi noktasında çok önemliydi. Bir nevi halkın gazını aldılar. Bu süreçte bu grupların içine bazı fanatik gruplar girdi. Devletimizin ve bölgemizin, bu limana ihtiyacı var. İkizdere halkı olarak asla yatırıma karşı değiliz. Ovit tünelinin işlevinin artıracak bir projedir. O hat üzerindeki yapılaşmaya da katkı sağlayacak. Biz, yapılan yanlışları belediye başkanı olarak dile getirdik' dedi.

Editör: Haber Merkezi