3 çocuk babası Öksüz, 14 yaşındayken babası ve dedesinin yanında çalışarak başladığı semercilik mesleğini, Ortahisar ilçesi Pazarkapı Mahallesi'ndeki atölyesinde yürütüyor.

Taşıt sayısının artması, yük hayvanı kullanımının azalmasıyla talebin azalmasına rağmen mesleğini ilk günkü istekle yerine getiren Öksüz, ilerlemiş yaşına rağmen her sabah atölyesine gidiyor.

Yetiştirecek çırak bulamamaktan şikayet eden Öksüz, aldığı siparişleri tek başına yetiştirmeye çalışıyor.

Öksüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilkokulu bitirdikten sonra dedesinin ve babasının yanında mesleğe başladığını belirterek, dedesinin vefatından sonra babasıyla mesleği sürdürdüğünü söyledi.

'Artık bu meslekte ben son durağım'

Semerciliğin zor ve zahmetli bir meslek olduğuna işaret eden Öksüz, '3 kuşaktır bu mesleği yapıyoruz. Amcam ve amca çocuklarım da bu işi yapıyordu ama artık sülalemde benden başka bu mesleği yapan kalmadı. Artık bu meslekte ben son durağım.' dedi.

Öksüz, semercilik yaparak çocuklarını yetiştirip evlendirdiğini dile getirerek, müşteri oldukça semer yapmaya devam edeceğini kaydetti.

Mesleğini her zaman severek yaptığına dikkati çeken Öksüz, 'Müşteri eskiye göre onda biri kadar kaldı ama ekmek parası çıkarıyorum.' ifadesini kullandı.

Öksüz, 1966 yılında ehliyet aldığını ancak şoförlük yapmadığını belirterek, şunları söyledi:

'Polis olmaya giderken yoldan döndüm. Annem karşı geldi, 'Babanın yanına gidip meslek öğren.' dedi. Dedemin, babamın mesleğini 63 yıldır devam ettiriyorum. Yeniden dünyaya gelsem yine bu mesleği yapardım. Sabah 7'de geliyorum, akşam 4 gibi gidiyorum. İş olsun, olmasın, ben kendimi bildim bileli dükkana geliyorum. Çalışmak beni dinç tutuyor. Durmadan çalıştım.'

Semerin tamamen el emeği bir sanat olduğuna vurgu yapan Öksüz, 'Kasnağını çakıp palanını dolduruyoruz, dikiyoruz, meşinliyoruz, semeri bitiriyoruz. Bir semerin yapımı yaklaşık 2 gün sürüyor. Ağırlığı 20 kilogramdır. Malzemelerini Kars, İzmir, Aydın ve Trabzon'dan temin ederek bu işi yapıyorum. Temiz kullanan vatandaş semeri 5 sene kullanır.' diye konuştu.

'Herkes sanatının mühendisidir'

Öksüz, Gümüşhane, Trabzon, Erzurum ve Bayburt'tan sipariş geldiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

'Semerin iyi yapılması için hayvanı görmemiz gerekiyor. Görerek yaparsak daha iyi olur. Hayvanın ölçülerini alarak, sırtına göre semerleri yapıyoruz. Eğer hayvanı göremezsek, müşterinin aldığı ölçüye göre semer yapıyoruz. İllere göre semer şekli değişiyor ama Trabzon semeri, Türkiye genelindeki en iyi semer şeklidir. Bu şekilde hiçbir yerde yapılmıyor. Ustalığından dolayı bizim memleketin semeri hayvanlara daha uygun oluyor.'

Her insanın el sanatı olması gerektiğini dile getiren Öksüz, 'Herkes sanatının mühendisidir. Eskiden el sanatları daha kıymetliydi. Şimdi fabrikasyon çıkınca sanatkarlar biraz gözden düştü. Benden sonra artık semer ustası kalmayacak, şimdiye kadar da bu mesleğe ilgi duyan olmadığı için kalfa ve çırak yetiştirmedim.' dedi.

Editör: Haber Merkezi