Özcan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 5 metrekarelik dükkanının babasından kaldığını ve 12 yaşından bu yana saatçilik mesleği yürütmeye çalıştığını söyledi.
Geçmiş yıllarda mesleğin iyi para kazandırdığını fakat yurt dışından ucuz bir şekilde Türkiye`ye getirilen saatlerin mesleği bitirme noktasına getirdiğini belirten Özcan, "Yıllar önce iyi para kazanıyorduk. İyi hatırlıyorum ramazan aylarında sahurlara kadar çalışırdık. Geçimimizi buradan sağlıyorduk. Babam bu meslekten emekli oldu. Nasipse artık ben de bu meslekten emekli olacağım. Ancak benim de oğlum var ve o bu mesleği yapmak istemiyor. Saatçilik mesleğini severek yapıyorum. Günlük çay paramız çıksın yeter. Fazlasını da beklemiyorum zaten. Çin malı saatler çıktıktan sonra bizim ticaretimiz sona erdi." diye konuştu.
Yaklaşık 35 yıldır yıldır mesleği devam ettirdiğini kaydeden Özcan, şöyle konuştu:
"Babam bana `Bu mesleği yap.` demedi, ben kendim yapmak istedim, `Saatçi olacağım.` dedim. İsteyerek yapacaksın, yaptığın işten zevk alacaksın. Kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek. Mekanik saatler artık eskisi kadar çıkmıyor. Elektronik saatler var artık. Tamirini bakımını yapıyoruz ama mekanik saatlerin olduğu zamanlar kadar iş olmuyor artık. Bu işi severek yaparsan mutlu olursun. Saatçilik işi ince iş. Dikkat edeceksin."
