Uzun, 2019 çay sezonunda yaşanacak sorunları dile getirerek sorunlar için önceden önlem alınması çağrısında bulundu.
Uzun yaptığı açıklamada; 'Kış bitmek üzere, cemreler (ateş) düşmeye başladı. Kısaca Bahar geldi, önümüz yaz ancak; yazımız kış olmaz inşallah. Bu yaz biraz zor geçecek gibi, çay ve müstahsil açısından, malum önümüzde yerel seçimler var, her şey halı altına süpürülmüş gibi duruyor. Ülkemiz de krizler bitmiyor.
Darbe girişimi, papaz krizi, ekonomik kriz derken 2019 bahar ayına girdik. Çay sezonu yaklaşıyor, sezona stoklarda 100 bin ton kuru çayla giriliyor. Faiz oranları çok yüksek, tüm girdilerdeki artışlar, kuru çaya 2 yıldır yapılamayan zam, gübre fiyatları, yapılan açıklamalar derken yaz ayında kışı yaşayabiliriz gibi. Görünen köy kılavuz istemez! Bu gidişle özel firmalar yaş çay alamayacaklar, veya almayacaklar. Şayet alı ise maliyeti düşürmek için yarı fiyatına müstahsilden yaş çay alacaklar veya en az iki yıl vadeyle mal alabilecekler. Bu faiz oranlarıyla, bu fiyatlarla başka seçenekleri yok çünkü,
Zaten bu yönde açıklamalarda buluyorlar. Ne olacak! Savunmasız, kimsesiz, sahipsiz durumdaki müstahsile yüklenecekler, Malum ÇAYKUR kota kontenjan derken müstahsilin eli mahkum özel sektöre.' dedi.
'YAZIMIZ KIŞA DÖNMESİN'
Tüm müstahsillere uyarıda bulunan Uzun şunları söyledi: 'Mutlaka budama yapsınlar, en azından çayının yarısını Çaykur'a açıklanan fiyattan satma garantisi elinde olur. Belki konuşulması, tartışılması gereken konu özel sektörü buna iten sebepler! 2017 yılında 2,5 TL ya yaş çay alan özel sektör neden 2019 yılında, yanı iki yıl sonra 2 TL ye çay alma hesapları yapıyor veya uzun vadeli çay alamaya hazırlanıyor. Çaykur'un durumu ortada 2 yıldır kuru çaya zam yapılmadı. Maliyetler artmış, % 40 yakın devalüasyon yaşanmış buna rağmen eski fiyatlardan çay satılıyor. Sonu nasıl olur bilinmez.
Bekleyelim görelim Çaykur 2018 yılı rakamlarını ve bilançosunu bir açıklasın bakalım. Bütün bunlar olurken Ziraat odasından ses yok. Diğer STK malum, akil insanlar toplandı! Her şey yolundaymış gibi. Zaten böyle bir dertleri yok, ne şiş yansın ne kebap hesabı. Çayımız dalında kalmasın, alınsa da fiyatı düşük olmasın. Dileğimiz, temennimiz yazımız kışa dönmesin.'